Çağdaş Sözlük

ki ~ ك

Redhouse Sözlüğü - ki ~ ك maddesi. Sayfa: 1513 - Sira: 4

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü ki - ك ingilizce anlamı, ك - ki osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte ك - ki kelimesi nasıl geçiyor. ki osmanlıca nasıl yazılır. ki nedir, ki ne demek arapca yazılışı.

ك means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language ك. ك attoman turkish I mean, ك What is the meaning of the word, what does it mean in turkish ك, Ottoman Turkish English Dictionary

ك ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ ك تعني باللغة الإنجليزية. ك ماذا يعني في اللغة العثمانية. ك ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية ك

ك چه کلمات انگلیسی چیست؟ ك به معنای انگلیسی. ك چه در زبان عثمانی بود. ك به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت ك

ki ~ ك güncel sözlüklerde anlamı:

kef = ::: = 20 )

kâf ::: (a. f. ha.) : kef harfinin bir başka okunuşu, (bkz. : kef).

kâf-ı arabî ::: Arap kefi : "kerim, kerâhat. vb. "

kâf-ı fârisî ::: g sesini veren Acem kefi : "gül, gümân. . vb. " [bir "ye", "ve" abi okunan : "eğer, güvercin. . " bir de "deniz, ense ve beniz" de olduğu üzere "ti" gibi okunan sağır kef vardır]

kâf-ı levlik ::: Hz. Muhammed (Alehisselâm).

"); ke il ::: (f. e.) : Farsça'da küçültme edatıdır. Meselâ : "mordum, merdümek = adamcağız. . " gibi.

ke ::: (a. ha.) : gr. teşbih, benzetme harfi olup : "gibi, misillü" mânâlarına gelir. ke-enne, ke-ennehu : sanki, güya. ko-'l-evvel : evvelki gibi. ke-mâ-fi-s-sâbık : eskiden olduğu gibi. ke-zâlik : yine böyle, yine öylece.

kef ::: (a. f. ha.) : Osmanlı alfabesinin yirmi beşinci harfi olup "ebced" hesabında yirmi sayısının karşılığıdır, [bugünkü alfabemizde, Osmanlıcanın kaf = j ve kef = J harfleri birleştirilmiştir] , (bkz. : kâf).

Ki :::


  1. Anlam bakımından birbirleriyle ilgili cümleleri birbirine bağlayan bir söz
    Örnek: Uzun değneklerine dayanmış çobanlar iddia ederler ki memba sularının her biri bir ayrı derde devadır. R. H. Karay

  2. Özneyi, tümleci güçlendirerek cümlenin temel bölümüne bağlayan bir söz.

  3. "Öyle, o kadar, o denli" vb.nden sonra, kullanıldığı cümleye güç katan bir söz.

  4. İkinci cümledeki yargının birincideki hareketin yapılışı sırasında görülerek şaşıldığını bildiren bir söz.

  5. İki cümlede anlatılan durumların uyuşmazlığını bildiren bir söz

  6. Yakınma, kınama vb. duygular anlatmak için bir cümlenin sonuna getirilen bir söz.

  7. Bir soru cümlesinin sonuna getirildiğinde şüphe veya endişe anlatan bir söz.

  8. Bazı kelimelerin sonuna bir ek gibi eklenerek birtakım zarflar, yeni edatlar oluşturan bir söz: Belki, çünkü, hâlbuki, mademki, sanki gibi.

ke il ::: (f. e.) Farsça'da küçültme edatıdır. Meselâ :

ke ::: (a. ha.) gr. teşbih, benzetme harfi olup :

kef ::: (a. f. ha.) Osmanlı alfabesinin yirmi beşinci harfi olup

ki ::: (f. e.) kelimelerin sonuna gelen

ki ::: kim