Çağdaş Sözlük

kanat ~ قنط

Redhouse Sözlüğü - kanat ~ قنط maddesi. Sayfa: 1476 - Sira: 15

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü kanat - قنط ingilizce anlamı, قنط - kanat osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte قنط - kanat kelimesi nasıl geçiyor. kanat osmanlıca nasıl yazılır. kanat nedir, kanat ne demek arapca yazılışı.

قنط means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language قنط. قنط attoman turkish I mean, قنط What is the meaning of the word, what does it mean in turkish قنط, Ottoman Turkish English Dictionary

قنط ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ قنط تعني باللغة الإنجليزية. قنط ماذا يعني في اللغة العثمانية. قنط ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية قنط

قنط چه کلمات انگلیسی چیست؟ قنط به معنای انگلیسی. قنط چه در زبان عثمانی بود. قنط به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت قنط

kanat ~ قنط güncel sözlüklerde anlamı:

KANAT ::: (C.: Kanavât) Yeraltına döşenmiş olan künk. Küçük kanal, su borusu. * Sopa, mızrak.

kanat ::: (a. i. c. : kanavât) : 1) yer altında bulunan künk, suyolu. 2) anat. kanal.

Kanat :::


  1. Kuşlarda ve böceklerde uçmayı sağlayan organ
    Örnek: Kuşun kanatlarını kısıp bir taş parçası gibi yere süzüldüğü gözümün önündedir. M. Ş. Esendal

  2. Balıklarda yüzgeç.

  3. Bir uçağın havada durmasını sağlayan taşıyıcı aerodinamik güçlerin etkilediği yatay yüzey.

  4. Kapı, pencere, dolap gibi dikine açılıp kapanan şeylerin kapağı

  5. Yan, taraf.

  6. Meclis, parti vb. topluluklarda düşünce yönünden özellik gösteren taraflardan her biri.

  7. Fırıldak biçiminde olan şeylerde kol.

  8. Angıç.

  9. 1. Zar biçiminde herhangi bir uzantı. 2. Böceklerin uçma organı. 3. Kuşlarda ve yarasalarda uçmaya yarayacak biçimde değişmiş olan yapılar.T. : cenâh

kanât ::: yeraltı su kanalı

kanat ::: yeraltına döşenmiş olan künk , küçük kanal , su borusu , sopa , mızrak

kanât ::: ‬yeraltı su kanalı

kanat ::: (a. i. c. : kanavât) 1) yer altında bulunan künk, suyolu. 2) anat. kanal.

kanat ::: kol, taraf, yan

KANAT :::

(C.: Kanavât) Yeraltına döşenmiş olan künk. Küçük kanal, su borusu. * Sopa, mızrak