Çağdaş Sözlük

zahire ~ ظهیره

Redhouse Sözlüğü - zahire ~ ظهیره maddesi. Sayfa: 1274 - Sira: 2

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü zahire - ظهیره ingilizce anlamı, ظهیره - zahire osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte ظهیره - zahire kelimesi nasıl geçiyor. zahire osmanlıca nasıl yazılır. zahire nedir, zahire ne demek arapca yazılışı.

ظهیره means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language ظهیره. ظهیره attoman turkish I mean, ظهیره What is the meaning of the word, what does it mean in turkish ظهیره, Ottoman Turkish English Dictionary

ظهیره ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ ظهیره تعني باللغة الإنجليزية. ظهیره ماذا يعني في اللغة العثمانية. ظهیره ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية ظهیره

ظهیره چه کلمات انگلیسی چیست؟ ظهیره به معنای انگلیسی. ظهیره چه در زبان عثمانی بود. ظهیره به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت ظهیره

zahire ~ ظهیره güncel sözlüklerde anlamı:

ZAHiRE ::: Anbarda saklanan yiyecek, hububat. Azık.

ZAHiRE ::: (C.: Zevâhir) Parlak.

ZAHiRE ::: (Zahâyir) Öğle vakitleri sıcaklığın çok olduğu vakitler.

ZAHiRE ::: Dışarı fırlamış olan göz. * Günün yarısında devenin otlamaktan gelmesi.

zahîre ::: ambardaki tahıl, azık.

Zahire :::


  1. Gereğinde kullanılmak için saklanan tahıl, aşlık
    Örnek: Zihnini, cerre çıktığı vakit toplayacağı paradan, biriktireceği zahireden başka hiçbir fikir işgal edemezdi. Y. K. Karaosmanoğlu

  2. Gereğinde kullanılmak üzerre saklanan tahıl, aşlık.

zahîre ::: azık , depolanmış erzak

zahire ::: anbarda saklanan yiyecek , hububat , azık , parlak , (zahayir) öğle vakitleri sıcaklığın çok olduğu vakitler , dışarı fırlamış olan göz , günün yarısında devenin otlamaktan gelmesi

zahîre ::: ‬depolanmış erzak

Zâhire ::: Yiyecek; gerektiği zaman harcanmak üzere ambarda saklanan hubûbat

Zâhire ::: Yiyecek; gerektiği zaman harcanmak üzere ambarda saklanan hubûbat

zahire :::

zâhire - yiyecek; gerektiği zaman harcanmak üzere ambarda saklanan hububat

ZAHİRE :::

Dışarı fırlamış olan göz. * Günün yarısında devenin otlamaktan gelmesi