har ~ خر
Redhouse Sözlüğü - har ~ خر maddesi. Sayfa: 835 - Sira: 4
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü har - خر ingilizce anlamı, خر - har osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte خر - har kelimesi nasıl geçiyor. har osmanlıca nasıl yazılır. har nedir, har ne demek arapca yazılışı.
خر means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language خر. خر attoman turkish I mean, خر What is the meaning of the word, what does it mean in turkish خر, Ottoman Turkish English Dictionary
خر ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ خر تعني باللغة الإنجليزية. خر ماذا يعني في اللغة العثمانية. خر ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية خر
خر چه کلمات انگلیسی چیست؟ خر به معنای انگلیسی. خر چه در زبان عثمانی بود. خر به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت خر
har ~ خر güncel sözlüklerde anlamı:
HaR ::: f. Diken.
HAR ::: (Her) f. Merkep, himar, eşek. * Çay ve havuz diplerinde olan balçık. * Mc: İdraksiz kimse. * Kargaşa.
HAR ::: Yıkılmış, hedmolmuş.
HAR ::: f. Hor, hakir, âdi. Aşağı. (Dinsiz, imansız ve din düşmanı ahlaksızların ve sefihlerin vasıfları.)
har ::: (f. i.) : eşek. (bkz. : himâr, merkeb).
har-ı deşti ::: yaban eşeği.
har-ı Îsâ ::: peygamberin eşeği.
hâr ::: (f. s.) : 1) hor hakir, aşağı, bayağı. 2) yiyici, yiyen. Merdüm-hâr (insan yiyen) : yamyam. Mey-hâr, Meyhâr : içki içen, sarhoş. Şîr-hâr (süt içen) : küçük çocuk. Gam-hâr : kederli, sıkıntılı.
hâr ::: (a. s.) : yıkılmış, (bkz. : mün-hedim).
hur ::: (f. i.) : Güneş, (bkz. : Âf-tâb, Hurşîd, Şems).
har ::: diken.
Har :::
- "Düşüncesizce ve hesapsızca harcamak, bol bol harcayıp tüketmek" anlamlarındaki har vurup harman savurmak deyiminde geçen bir söz
Örnek: Akşama kadar Meram bağlarında har vurup harman savuruyordu. A. Gündüz - Sıcak, kızgın, yakıcı.
- bk. defne
hâr ::: diken , eşek , adi , aşağılık , yiyen
hâr ::: diken
har ::: eşek
hâr ::: aşağılık
hâr ::: adi
hâr ::: yiyen
hâr ::: (f. s.) 1) hor hakir, aşağı, bayağı. 2) yiyici, yiyen. Merdüm-hâr (insan yiyen) : yamyam. Mey-hâr, Meyhâr : içki içen, sarhoş. Şîr-hâr (süt içen) : küçük çocuk. Gam-hâr : kederli, sıkıntılı.
hâr ::: (a. s.) yıkılmış, (bkz. : mün-hedim).
hur ::: (f. i.) Güneş, (bkz. : Âf-tâb, Hurşîd, Şems).
har ::: kızgın, sıcak
HAR :::
HÂR :::