haris ~ حارص
Redhouse Sözlüğü - haris ~ حارص maddesi. Sayfa: 751 - Sira: 19
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü haris - حارص ingilizce anlamı, حارص - haris osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte حارص - haris kelimesi nasıl geçiyor. haris osmanlıca nasıl yazılır. haris nedir, haris ne demek arapca yazılışı.
حارص means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language حارص. حارص attoman turkish I mean, حارص What is the meaning of the word, what does it mean in turkish حارص, Ottoman Turkish English Dictionary
حارص ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ حارص تعني باللغة الإنجليزية. حارص ماذا يعني في اللغة العثمانية. حارص ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية حارص
حارص چه کلمات انگلیسی چیست؟ حارص به معنای انگلیسی. حارص چه در زبان عثمانی بود. حارص به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت حارص
haris ~ حارص güncel sözlüklerde anlamı:
HARiS ::: Süngü demiri. * Soğuk olan şey.
HaRiS ::: Eken, ekici. Çiftçi.
HaRiS ::: Muhafız. Bekçi. * Gözcü. Himaye eden. Bekleyen.
HARiS ::: Son derece hırslı olan.
HARiS ::: Bir şeye fazlası ile düşkün. Hırslı.
hârıs ::: (a. s.) : hırslı olan. (bkz. : harîs).
haris ::: (a. i. hars'dan.) : harâset eden kimse, çiftçi, ekinci.
hâris-i gayur ::: gayretli, çalışkan çiftçi.
haris ::: (a. s. hirâset'den) : muhafız, bekçi, gözcü; koruyan, koruyucu, (bkz. : dîde-bân, pâs-bân).
hâris-i vatan ::: vatanın bekçisi, koruyucusu.
harîs ::: (a. s. hırs'dan.) : hırslı,.tamahkâr, bir şeye çok düşkün, lüzumundan fazla istekli.
harîs-i mâl ::: mal canlısı.
harîs-i şöhret ::: şöhret düşkünü.
harîs-i câh ::: mevki, rütbe düşkünü.
haris ::: (a. s.) : son derece hırslı olan.
hâris ::: ekici.
hâris ::: hırslı, açgözlü.
harîs ::: aşırı hırslı.
HARiS ::: Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Andolsun ki size kendinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız O'na çok ağır gelir. Çünkü O sizin hidâyetiniz için çok harîstir, mü'minlere karşı çok şefkatli ve merhametlidir. (Tevbe sûresi: 128)
İki harîs doymaz. Biri ilmin harîsi, diğeri de malın harîsidir. (Hadîs-i şerîf-Taberânî)
Ey oğul! Gönlün ferah olup, duânın makbûl olmasını istersen; dünyâya harîs olmayan, her işi Allah rızâsı için yapan âlimlerle berâber ol. (Süleymân bin Cezâ)
Haris :::
- Açgözlü.
harîs ::: hırslı
hâris ::: çiftçi , bekçi , ekici
hâris ::: çiftçi
hâris ::: bekçi
harîs ::: hırslı
harîs ::: açgözlü
hârıs ::: (a. s.) hırslı olan. (bkz. : harîs).
haris ::: (a. s.) son derece hırslı olan.
haris ::: aç, açgözlü
HARÎS :::
HARİS :::
HÂRİS :::