har ~ حر
Redhouse Sözlüğü - har ~ حر maddesi. Sayfa: 773 - Sira: 24
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü har - حر ingilizce anlamı, حر - har osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte حر - har kelimesi nasıl geçiyor. har osmanlıca nasıl yazılır. har nedir, har ne demek arapca yazılışı.
حر means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language حر. حر attoman turkish I mean, حر What is the meaning of the word, what does it mean in turkish حر, Ottoman Turkish English Dictionary
حر ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ حر تعني باللغة الإنجليزية. حر ماذا يعني في اللغة العثمانية. حر ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية حر
حر چه کلمات انگلیسی چیست؟ حر به معنای انگلیسی. حر چه در زبان عثمانی بود. حر به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت حر
har ~ حر güncel sözlüklerde anlamı:
HaR ::: f. Diken.
HAR ::: (Her) f. Merkep, himar, eşek. * Çay ve havuz diplerinde olan balçık. * Mc: İdraksiz kimse. * Kargaşa.
HAR ::: Yıkılmış, hedmolmuş.
HAR ::: f. Hor, hakir, âdi. Aşağı. (Dinsiz, imansız ve din düşmanı ahlaksızların ve sefihlerin vasıfları.)
har ::: (f. i.) : eşek. (bkz. : himâr, merkeb).
har-ı deşti ::: yaban eşeği.
har-ı Îsâ ::: peygamberin eşeği.
hâr ::: (f. s.) : 1) hor hakir, aşağı, bayağı. 2) yiyici, yiyen. Merdüm-hâr (insan yiyen) : yamyam. Mey-hâr, Meyhâr : içki içen, sarhoş. Şîr-hâr (süt içen) : küçük çocuk. Gam-hâr : kederli, sıkıntılı.
hâr ::: (a. s.) : yıkılmış, (bkz. : mün-hedim).
harr ::: (a. i. c. : harûr) : hararet, sıcaklık, sıcak.
harr-ı şedîd ::: şiddetli hararet.
harr-ı temmuz ::: temmuzun sıcaklığı, temmuz sıcağı.
hürr ::: (a. s.) : esîrolmıyan, karışanı görüşeni olmıyan, serbest.
har ::: diken.
Har :::
- "Düşüncesizce ve hesapsızca harcamak, bol bol harcayıp tüketmek" anlamlarındaki har vurup harman savurmak deyiminde geçen bir söz
Örnek: Akşama kadar Meram bağlarında har vurup harman savuruyordu. A. Gündüz - Sıcak, kızgın, yakıcı.
- bk. defne
hâr ::: diken , eşek , adi , aşağılık , yiyen
hür ::: özgür
hürr ::: özgür , serbest
hâr ::: diken
har ::: eşek
hâr ::: aşağılık
hâr ::: adi
hâr ::: yiyen
hür ::: özgür
hürr ::: özgür
hâr ::: (f. s.) 1) hor hakir, aşağı, bayağı. 2) yiyici, yiyen. Merdüm-hâr (insan yiyen) : yamyam. Mey-hâr, Meyhâr : içki içen, sarhoş. Şîr-hâr (süt içen) : küçük çocuk. Gam-hâr : kederli, sıkıntılı.
hâr ::: (a. s.) yıkılmış, (bkz. : mün-hedim).
hürr ::: (a. s.) esîrolmıyan, karışanı görüşeni olmıyan, serbest.
har ::: kızgın, sıcak
HAR :::
HÂR :::