vely ~ ولی
Redhouse Sözlüğü - vely ~ ولی maddesi. Sayfa: 2149 - Sira: 36
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü vely - ولی ingilizce anlamı, ولی - vely osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte ولی - vely kelimesi nasıl geçiyor. vely osmanlıca nasıl yazılır. vely nedir, vely ne demek arapca yazılışı.
ولی means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language ولی. ولی attoman turkish I mean, ولی What is the meaning of the word, what does it mean in turkish ولی, Ottoman Turkish English Dictionary
ولی ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ ولی تعني باللغة الإنجليزية. ولی ماذا يعني في اللغة العثمانية. ولی ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية ولی
ولی چه کلمات انگلیسی چیست؟ ولی به معنای انگلیسی. ولی چه در زبان عثمانی بود. ولی به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت ولی
vely ~ ولی güncel sözlüklerde anlamı:
VELY ::: Birbiri ardı sıra gelme. Tâkib etme. * Çıkma. Olma. * Yaz yağmurundan so a olan yağmur. * Yakınlık.
veli ::: (f. e.) : velâkin, amma, fakat, (bkz : lîk).
velî, veliyy ::: (a. i. c. : evliya) : 1) Allah'ın 99 adından biri. 2) sahip. 3) bir çocuğun her türlü hareketinden ve hâlinden sorumlu olan kimse. 4) ermiş, eren. 5) erkek adı.
veliyy-i akreb ::: huk. velayet altında bulunan kimseye hısımlık derecesi en yakın olan kimse.
veliyy-i eb'ad ::: huk. velayet altında bulunan kimseye hısımlık derecesi en uzak olan kimse.
veliyy-i ni'met ::: nîmet sahibi, velinimet, besli-yen.
veliyy-üd-dîn ::: 1) dîne sımsıkı bağlı; 2) dilimizde "veliyettin" şeklinde erkek adı olarak kullanılır.
veliyy-ül-emr ::: emir sahibi, âmir.
veliyy-ül-hakk, velî-d-dem, velî-l-kasâs ::: fık. ka-sas veya diyet istemiye hakkı olan.
veliyy-ün-niam ::: şeyhislâm.
vely ::: (a. i.) : birbiri ardı sıra gelme, çıkma, olma. (bkz. : taâkub, tevâlî).
vely ::: birbiri ardı sıra gelme , takib etme , çıkma , olma , yaz yağmurundan sonra olan yağmur , yakınlık
velî ::: ermiş
velî ::: velî
velî ::: çocuktan sorumlu olan
velî ::: ama
velî ::: fakat
veli ::: (f. e.) velâkin, amma, fakat, (bkz : lîk).
vely ::: (a. i.) birbiri ardı sıra gelme, çıkma, olma. (bkz. : taâkub, tevâlî).
VELY :::