Çağdaş Sözlük

nefs ~ نفث

Redhouse Sözlüğü - nefs ~ نفث maddesi. Sayfa: 2092 - Sira: 30

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü nefs - نفث ingilizce anlamı, نفث - nefs osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte نفث - nefs kelimesi nasıl geçiyor. nefs osmanlıca nasıl yazılır. nefs nedir, nefs ne demek arapca yazılışı.

نفث means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language نفث. نفث attoman turkish I mean, نفث What is the meaning of the word, what does it mean in turkish نفث, Ottoman Turkish English Dictionary

نفث ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ نفث تعني باللغة الإنجليزية. نفث ماذا يعني في اللغة العثمانية. نفث ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية نفث

نفث چه کلمات انگلیسی چیست؟ نفث به معنای انگلیسی. نفث چه در زبان عثمانی بود. نفث به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت نفث

nefs ~ نفث güncel sözlüklerde anlamı:

NEFS ::: Üfürmek, üflemek.

NEFS ::: (Nefis) Can, kişi, kendi, öz varlık. Bir şeyin zatı olan, kendisi. * Göz. * Şehvet ve gadabın mebdei olan kuvve-i nefsaniye. Fıtri meyil, bedenin hissi istekleri. * Ruh, hayat, asıl. * Maya. * Hamiyet.(Evet, nefsini beğenen ve nefsine itimad eden bedbahttır. Nefsinin ayıbını gören, bahtiyardır. M.)

NEFS ::: Gülme hususunda ifrata gitmek. * Çok fazla gülmek.

nefs ::: üfleme.

nefs-üd-dem ::: hek. gırtlakta sümüksel zarın kanamasiyle kan tükürme.

nefs ::: (a. i. c. : enfüs, nüfûs) : 1) ruh, can, hayat. 2) insanın yeme içme gibi biyolojik ihtiyaçları. 3) kendi, şahıs. Bi-n-nefs : bizzat. 4) asıl, maya, cevher. 5) bir şeyin tâ kendisi. 6) döl-suyu.

nefs-i emmâre ::: (çok zorlıyan nefis) : insanı kötülüğe sürükliyen nefis.

nefs-i hayvanı ::: (canlılık nefsi) : canlılardaki hareket ve kuvvetler. 7) iç, iç taraf.

nefs-i Ankara ::: Ankara'nın içi.

nefs-i kudsiyye ::: kudse mensup, ilâhî nefis.

nefs-iküll ::: (bütün nefis) : "arş-ıa'lâ"dankinaye….

nefs ::: can, kendi, istek duygusu, nefis.

nefs ::: kendi , can , üfürmek , üflemek , kişi , nefis

nefs ::: ‬nefis

nefs ::: can

nefs ::: kendi

nefs ::: iç

NEFS :::

Üfürmek, üflemek