nefha ~ نفحه
Redhouse Sözlüğü - nefha ~ نفحه maddesi. Sayfa: 2092 - Sira: 33
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü nefha - نفحه ingilizce anlamı, نفحه - nefha osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte نفحه - nefha kelimesi nasıl geçiyor. nefha osmanlıca nasıl yazılır. nefha nedir, nefha ne demek arapca yazılışı.
نفحه means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language نفحه. نفحه attoman turkish I mean, نفحه What is the meaning of the word, what does it mean in turkish نفحه, Ottoman Turkish English Dictionary
نفحه ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ نفحه تعني باللغة الإنجليزية. نفحه ماذا يعني في اللغة العثمانية. نفحه ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية نفحه
نفحه چه کلمات انگلیسی چیست؟ نفحه به معنای انگلیسی. نفحه چه در زبان عثمانی بود. نفحه به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت نفحه
nefha ~ نفحه güncel sözlüklerde anlamı:
NEFHA ::: Üfürmek. Üfürük. * Şişmek. * Kabarık olan.
NEFHA ::: Koku. Rüzgârın hafif esişi. Azıcık koku.
nefha ::: (a. i. c. : nefehât) : 1) güzelkoku. 2) bir esim yel, rüzgârın bir kere esmesi. 3) üfürük, nefes üfürme.
nefhat-ül-fer' ::: İsrafil'in, sûr'u birinci defa üflemesi.
nefhat-ül-ba's ::: İsrafil'in, sûr'u ikinci defa üflemesi.
nefha ::: (a. i.) : 1) üfürük. 2) karınşişmesi, şişkinlik. [kelimenin : "nifha, nüfha" şekilleri de vardır]
nefha ::: esme, esinti, üfürük.
NEFHA ::: Allahü teâlâ, âyet-i kerîmelerde meâlen buyurdu ki:
Sûr'a nefha edileceği o gün (mezarlardan kalkıp, mahşer denilen alana) bölük bölük gelirsiniz. (Nebe' sûresi: 18)
Onların beklediği sâdece bir sayhadır (sûr'a ilk üfürülüştür) ki, onlar (ticârette ve) birbirleriyle çekişip (itişip) dururlarken, kendilerini yakalayıverir. (İşte o zaman) bunlar bir vasiyyette bile bulunamazlar. (Hattâ o vakit, onlar çarşıda ticârette iken) âilelerine dahi dönecek (halde) değildirler (hemen can verirler). (Bir de kırk yıl sonra ikinci defâ) sûr'a nefholunmuştur. Artık bakarsın ki onlar, kabirlerinden (kalkıp) Rablerine doğru sür'atle giderler. (Yâsîn sûresi: 49-51)
İki nefha arası kırk senedir. Ondan sonra Allahü teâlâ bir yağmur yağdırır ki, dereden nebâtın (bitkinin) bitmesi gibi insanlar hayat bulur (dirilir). Hâlbuki, kuyruk sokumundaki tek bir kemik hâriç olmak üzere, insanda hiçbir şey kalmamıştır. İşte kıyâmet gününde insanlar, tekrar ondan halk olunacaktır (yaratılacaktır). (Hadîs-i şerîf-Râmûz-ül-Ehâdîs)
Kıyâmet günü elbette vardır. O gün, gökler, yıldızlar ve şu üzerinde yaşadığımız erd (yeryüzü), dağlar, denizler ve hayvanlar, nebâtlar (bitkiler) ve mâdenler, hâsılı her şey yok olacaktır. Gökler parçalanacak, yıldızlar dağılacak, yeryüzü, dağlar toz olup savrulacak. Bu yok oluş, sûr'un ilk işâreti ile olacaktır. İkinci nefhasında; her şey tekrar yaratılıp, insanlar mezardan kalkacak, mahşer denilen bir yerde toplanacaktır. (Ahmed Fârûkî)
Nefha :::
- Güzel koku.
- Esinti.
nefha ::: üfürük
nefha ::: üfürme
nefha ::: (a. i.) 1) üfürük. 2) karınşişmesi, şişkinlik. [kelimenin :
nefha ::: esinti
NEFHA :::