Çağdaş Sözlük

muhal ~ محل

Redhouse Sözlüğü - muhal ~ محل maddesi. Sayfa: 1766 - Sira: 7

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü muhal - محل ingilizce anlamı, محل - muhal osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte محل - muhal kelimesi nasıl geçiyor. muhal osmanlıca nasıl yazılır. muhal nedir, muhal ne demek arapca yazılışı.

محل means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language محل. محل attoman turkish I mean, محل What is the meaning of the word, what does it mean in turkish محل, Ottoman Turkish English Dictionary

محل ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ محل تعني باللغة الإنجليزية. محل ماذا يعني في اللغة العثمانية. محل ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية محل

محل چه کلمات انگلیسی چیست؟ محل به معنای انگلیسی. محل چه در زبان عثمانی بود. محل به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت محل

muhal ~ محل güncel sözlüklerde anlamı:

MUHAL ::: İmkânsız, vukuu mümkün olmayan. Bâtıl, boş söz. * Hurâfe olan nazariye.

mahali ::: (a. i. hulûl'den c. : mahâll) : yer. (bkz. : cay, mekân). Bî-mahall, Nâ-bemehall : yersiz.

mahall-i sadaka ::: huk. [eskiden] sevap için bağışlanan malı şer'an almıya ehil olan kimse.

mahall-ül-bey' ::: meçe. satılan şey.

Muhal ::: (a. s.) : mümkün olmıyan, olamaz, olmaz, olmıyacak.

muhale la'lîk ::: olmaza bağlama.

muhâl ::: imkânsız, olması mümkün olmayan.

MUHaL ::: Muhammed aleyhisselâma tam ve kusûrsuz tâbi olabilmek için, O'nu tam ve kusûrsuz sevmek lâzımdır.Tam ve olgun sevginin alâmeti de, O'nun düşmanlarını düşman bilmektir. O'nu beğenmeyenleri sevmemektir. Muhabbete (sevgiye) müdâhene yâni gevşeklik sığmaz. Âşıklar, sevgililerinin dîvânesi olup, onlara aykırı bir şey yapamaz. Aykırı gidenlerle uyuşamaz. Cem-i zıddeyn muhâldir. İki zıd şeyin muhabbeti bir kalbde, bir arada bulunamaz. İki zıddan birini sevmek, diğerine düşmanlığı îcâb ettirir. (İmâm-ı Rabbânî)

Muhal :::


  1. Olamaz, olmaz, olmayacak, olması, gerçekleşmesi olanaksız
    Örnek: Gizli düşmanların elinden memleketi kurtarmak muhal bulunuyordu. S. Ayverdi

muhâl ::: imkansız

mahal ::: yer

mahall ::: yer

mahal ::: ‬yer

mahall ::: ‬yer

muhâl ::: ‬imkansız

MUHAL :::

İmkânsız, vukuu mümkün olmayan. Bâtıl, boş söz. * Hurâfe olan nazariye