Çağdaş Sözlük

muhal ~ مهال

Redhouse Sözlüğü - muhal ~ مهال maddesi. Sayfa: 2041 - Sira: 2

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü muhal - مهال ingilizce anlamı, مهال - muhal osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte مهال - muhal kelimesi nasıl geçiyor. muhal osmanlıca nasıl yazılır. muhal nedir, muhal ne demek arapca yazılışı.

مهال means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language مهال. مهال attoman turkish I mean, مهال What is the meaning of the word, what does it mean in turkish مهال, Ottoman Turkish English Dictionary

مهال ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ مهال تعني باللغة الإنجليزية. مهال ماذا يعني في اللغة العثمانية. مهال ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية مهال

مهال چه کلمات انگلیسی چیست؟ مهال به معنای انگلیسی. مهال چه در زبان عثمانی بود. مهال به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت مهال

muhal ~ مهال güncel sözlüklerde anlamı:

MUHAL ::: İmkânsız, vukuu mümkün olmayan. Bâtıl, boş söz. * Hurâfe olan nazariye.

mehâl ::: (a. i.) : 1) korku yeri. 2) süre, vâde, mehil.

Muhal ::: (a. s.) : mümkün olmıyan, olamaz, olmaz, olmıyacak.

muhale la'lîk ::: olmaza bağlama.

muhâl ::: imkânsız, olması mümkün olmayan.

MUHaL ::: Muhammed aleyhisselâma tam ve kusûrsuz tâbi olabilmek için, O'nu tam ve kusûrsuz sevmek lâzımdır.Tam ve olgun sevginin alâmeti de, O'nun düşmanlarını düşman bilmektir. O'nu beğenmeyenleri sevmemektir. Muhabbete (sevgiye) müdâhene yâni gevşeklik sığmaz. Âşıklar, sevgililerinin dîvânesi olup, onlara aykırı bir şey yapamaz. Aykırı gidenlerle uyuşamaz. Cem-i zıddeyn muhâldir. İki zıd şeyin muhabbeti bir kalbde, bir arada bulunamaz. İki zıddan birini sevmek, diğerine düşmanlığı îcâb ettirir. (İmâm-ı Rabbânî)

Muhal :::


  1. Olamaz, olmaz, olmayacak, olması, gerçekleşmesi olanaksız
    Örnek: Gizli düşmanların elinden memleketi kurtarmak muhal bulunuyordu. S. Ayverdi

muhâl ::: imkansız

muhâl ::: ‬imkansız

mehâl ::: (a. i.) 1) korku yeri. 2) süre, vâde, mehil.

MUHAL :::

İmkânsız, vukuu mümkün olmayan. Bâtıl, boş söz. * Hurâfe olan nazariye