Çağdaş Sözlük

kasr ~ قصر

Redhouse Sözlüğü - kasr ~ قصر maddesi. Sayfa: 1456 - Sira: 27

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü kasr - قصر ingilizce anlamı, قصر - kasr osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte قصر - kasr kelimesi nasıl geçiyor. kasr osmanlıca nasıl yazılır. kasr nedir, kasr ne demek arapca yazılışı.

قصر means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language قصر. قصر attoman turkish I mean, قصر What is the meaning of the word, what does it mean in turkish قصر, Ottoman Turkish English Dictionary

قصر ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ قصر تعني باللغة الإنجليزية. قصر ماذا يعني في اللغة العثمانية. قصر ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية قصر

قصر چه کلمات انگلیسی چیست؟ قصر به معنای انگلیسی. قصر چه در زبان عثمانی بود. قصر به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت قصر

kasr ~ قصر güncel sözlüklerde anlamı:

KASR ::: Köşk. Yüksek ve ferah bina. Taştan veya kârgir küçük saray.

KASR ::: Kısa olmak. Kısa kesmek. * Birisini bir hususa, bir işe tahsis etmek. * Bir işte tembellik etmek. * Akşamlamak. * Hapseylemek. * Yekpâre taş. * Beyazlatmak. * Gevşetmek. * Noksanlaştırmak.

KASR ::: Men'etmek. * Zorla bir şeyi yaptırmak. * Galip olmak.

kasr ::: (a. i.) : zorla iş gördürme, zoraki işktme.

Kasrî ::: (a. i.) : 1) kısa kesme, kısaltma, kısma. îcâz-ı kasr : ed. söylenişte hiç bir hazf olmadığı halde, ibarenin mânâca zengin olması [re's-ül-hikmeti mahâfet-Ullah : hikmetin başı Allah korkusudur] gibi. Edât-ı kasr : gr. "ancak, sâde, yalnız" gibi edatlar.

kasr-ı yed ::: el çekme, vazgeçme, (bkz. : feragat). 2) azaltma, kesme; eksiklik.

kasr-ül-basar ::: hek. uzağı görememe, miyopluk, fr. myopie. 3) ed. ibarenin çok kısaltılması. 4) ed. aruzda, tef'ile'nin son harfinin düşürülmesi : ["fâilâtün"ün "fâilât" olması gibi]

kasr-ı hakîkî ::: ed. kelimenin aslında okunuşça kısa olması.

kasr-ı izafî ::: ed. kelimenin izafî surette kısa okunması.

kasr-ı vaz'î ::: ed. kelimenin kullanış şeklinde kısa okunması.

kasr-ı zevki ::: ed. kelimenin edebt zevk şevkiyle kısa okunması.

kasr ::: (a. i. c. : kusur) : köşk, kâşane, saray.

kasr-ı adi ::: tar. Topkapı sarayında dîvan yerinde vezîr-i a'zamla vezirlerin oturdukları yerin üstündeki demir parmaklıklı ve siyah perdeli penceresi olan köşk.

kasr-i cennet ::: cennet köşkü.

kasr-ı Sâdâbâd ::: Sâdâbât köşkü.

kasr ::: kısalık, saray.

kâsır ::: köşk , kısa , saray , kusurlu , (a , eksik

kasr ::: köşk , saray

kasır ::: ‬köşk

kasr ::: ‬kasır

kasr ::: köşk

kasr ::: (a. i.) zorla iş gördürme, zoraki işktme.

Kasrî ::: (a. i.) 1) kısa kesme, kısaltma, kısma. îcâz-ı kasr : ed. söylenişte hiç bir hazf olmadığı halde, ibarenin mânâca zengin olması [re's-ül-hikmeti mahâfet-Ullah : hikmetin başı Allah korkusudur] gibi. Edât-ı kasr : gr.

KASR :::

Men'etmek. * Zorla bir şeyi yaptırmak. * Galip olmak