hadis ~ حادث
Redhouse Sözlüğü - hadis ~ حادث maddesi. Sayfa: 750 - Sira: 16
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü hadis - حادث ingilizce anlamı, حادث - hadis osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte حادث - hadis kelimesi nasıl geçiyor. hadis osmanlıca nasıl yazılır. hadis nedir, hadis ne demek arapca yazılışı.
حادث means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language حادث. حادث attoman turkish I mean, حادث What is the meaning of the word, what does it mean in turkish حادث, Ottoman Turkish English Dictionary
حادث ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ حادث تعني باللغة الإنجليزية. حادث ماذا يعني في اللغة العثمانية. حادث ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية حادث
حادث چه کلمات انگلیسی چیست؟ حادث به معنای انگلیسی. حادث چه در زبان عثمانی بود. حادث به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت حادث
hadis ~ حادث güncel sözlüklerde anlamı:
HaDiS ::: Yeni. So adan olan şey. Değişen. Hudus eden.
HADiS ::: Her söylenişinde yeni haber gibi dinlenmeğe lâyık. Peygamberimizin (A.S.M.) sözü, emri ve hareketi. Sünnet-i Nebeviyye. Hadisten bahseden ilim. (Bak: Tevâtür)
hadîs ::: (a. i. c. : ehâdîs) : 1) Peygamberimizin kutsal sözü. 2) hadîsten bahseden ilim.
hadis-i kudsî ::: mânâsı vahyedilen, kelimesi Peygamberimizden sudur eden (çıkan) kutsal söz.
hadîs-i mevzu' ::: bir başkası tarafından söylenip, Peygamberimize isnâd olunan söz.
hadîs-i mürsel ::: Peygamberimiziden işitildiğl söylenilen söz.
hadîsi nebevî ::: (bkz. : hadîs-i kudsî).
hadîs-i sahih ::: doğru ve adaletli bir râvîye dayanan hadîs-i şerîf. 3) s. yeni. taze.
hadîs-üs-sinn ::: (yaşı taze) : genç, delikanlı, (bkz. : nev-civân, hades 4) 4) haber, kıssa, söz, söylenti.
hadis ::: (a. s. hudûs'dan.) : 1) hudûs eden, çıkan, meydana gelen. 2) yeni, yeni çıkan.
hadîs ::: Peygamberimizin sözü.
hâdis ::: so adan var olan.
HaDiS ::: Âlemin hâdis olduğunu gösteren ikinci bir delil de âlemin her zaman bozularak değişmesidir. (Kemahlı Feyzullah)
HADiS ::: Uydurduğu bir süzü, hadîs olarak söyleyen kimse, Cehennem'de azâb görecektir. (Hadîs-i şerîf-Buhârî)
Hadîs-i şerîfleri, sahîh (doğru) veya bozuk olduğunu bilmeden söylemek, sahîh olsa bile, günâh olur. Böyle kimsenin hadîs-i şerîf okuması câiz olmaz. Hadîs kitablarından hadîs nakletmek için hadîs âlimlerinden icâzet (diploma) almış olmak lâzımdır. (Muhammed Hâdimî)
İmâm-ı Buhârî'nin rivâyet ettiği (naklettiği, bildirdiği) bir hadîs-i şerîfte şöyle buyruldu: İçinizde en sevdiğim kimse, huyu en güzel olandır.
Bir kimse ki, Kur'ândan, hadîsten anlamaz,
Cevâb vermemek gibi, ona cevâb bulunmaz.
(Şeyh Sa'dî)
Hadis :::
- Bu söz ve davranışları inceleyen bilim.
- Hz. Muhammed'in söz ve davranışları.
hâdis ::: yeni , sonradan var olan , meydana gelen
hadîs ::: hadis , peygamber sözü
hâdis ::: meydana gelen
hâdis ::: yeni
hadîs ::: hadis
hadîs ::: Peygamber sözü
hadis ::: (a. s. hudûs'dan.) 1) hudûs eden, çıkan, meydana gelen. 2) yeni, yeni çıkan.
Hâdis ::: Meydana gelen; çıkan; yeni çıkan
Hâdis ::: Meydana gelen; çıkan; yeni çıkan
hâdis :::
HADÎS :::
HÂDİS :::