Çağdaş Sözlük

ezan ~ اذان

Redhouse Sözlüğü - ezan ~ اذان maddesi. Sayfa: 53 - Sira: 24

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü ezan - اذان ingilizce anlamı, اذان - ezan osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte اذان - ezan kelimesi nasıl geçiyor. ezan osmanlıca nasıl yazılır. ezan nedir, ezan ne demek arapca yazılışı.

اذان means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language اذان. اذان attoman turkish I mean, اذان What is the meaning of the word, what does it mean in turkish اذان, Ottoman Turkish English Dictionary

اذان ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ اذان تعني باللغة الإنجليزية. اذان ماذا يعني في اللغة العثمانية. اذان ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية اذان

اذان چه کلمات انگلیسی چیست؟ اذان به معنای انگلیسی. اذان چه در زبان عثمانی بود. اذان به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت اذان

ezan ~ اذان güncel sözlüklerde anlamı:

EZAN ::: Namaza dâvet ve vahdaniyet-i İlâhiyyeyi ve hakaik-ı İslâmiyyeyi âleme, kâinata ilân etmek için minare ve emsali mahallerde edilen nidâ. Kamet getirmek. * Bildirmek.(Ezan, Müslümanlığın mühim bir şiârıdır. Ezan esnasında konuşmamak, hattâ Kur'an okumayı bırakıp dinlemek efdaldir. B.İ.İ.) (Bak: Taabbüdî)

ezan ::: (a. i.) : Müslümanları ibâdete çağırmak için çok defa minareden, muayyen kelimeleri söylemek suretiyle, yüksek sesle yapılan davet. [Allâhü ekber Allâhü ekber, Allâhü ekber Allâhü ekber. Eşhedü en lâ ilahe il-l'Allah. Eş-hedü en iâ ilahe il-l'Allah. Eşhedü enne Muhammeden Resûl-Ullah. Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah. Hayya-al-esselâ, Hayya-al-esselâ, Hayya-al-el-fe-lâh Hayya-al-el-felâh (sabah ezanlarında ilâveten : es-salâtü hayrün min-en-nevm). Allâhü ekber Alla-hü ekber. Lâilâhe il-l'Allah]. (ezanı ilk okuyan zât : Hz. Bilâl-i Habeşî'dir).

ezan ::: namaza davet için edilen nida.

EZaN ::: Her kim yeni doğan çocuğun sağ kulağına ezân, sol kulağına da ikâmet okursa, ümmü sıbyan denilen havâle hastalığından korunmuş olur. (Hadîs-i şerîf-İhyâ)

Ezân okumak, hicretin birinci senesinde Medîne'de başladı. Eshâb-ı kirâmdan (Peygamber efendimizin mübârek arkadaşlarından) Abdullah bin Zeyd bin Sa'lebe ve hazret-i Ömer rüyâda ezân okunmasını görüp Peygamber efendimize bildirdiler. Peygamberimiz; "İnşâallah hak, gerçek bir rüyâdır. O kelimeleri Bilâl'e öğretin okusun" buyurdu. (Serahsî, İbn-i Âbidîn)

Ezân sesini duyduğunuzda müezzinin (ezân okuyan kimsenin) dediği gibi siz de söyleyin. (Hadîs-i şerîf-Buhârî)

Ezânın tercemesini okumak, ezân olmaz. Manâsı anlaşılsa da başka dillerle okunmaz. (İbn-i Âbidîn)

Ezân, câmi, fıkıh kitapları gibi İslâmiyet'in kıymet verdiği şeyleri aşağılamak küfürdür. (M. Hâdimî)

EZaN ::: Her kim yeni doğan çocuğun sağ kulağına ezân, sol kulağına da ikâmet okursa, ümmü sıbyan denilen havâle hastalığından korunmuş olur. (Hadîs-i şerîf-İhyâ)

Ezân okumak, hicretin birinci senesinde Medîne'de başladı. Eshâb-ı kirâmdan (Peygamber efendimizin mübârek arkadaşlarından) Abdullah bin Zeyd bin Sa'lebe ve hazret-i Ömer rüyâda ezân okunmasını görüp Peygamber efendimize bildirdiler. Peygamberimiz; "İnşâallah hak, gerçek bir rüyâdır. O kelimeleri Bilâl'e öğretin okusun" buyurdu. (Serahsî, İbn-i Âbidîn)

Ezân sesini duyduğunuzda müezzinin (ezân okuyan kimsenin) dediği gibi siz de söyleyin. (Hadîs-i şerîf-Buhârî)

Ezânın tercemesini okumak, ezân olmaz. Manâsı anlaşılsa da başka dillerle okunmaz. (İbn-i Âbidîn)

Ezân, câmi, fıkıh kitapları gibi İslâmiyet'in kıymet verdiği şeyleri aşağılamak küfürdür. (M. Hâdimî)

ezan ::: namaza davet için edilen nida , namaza davet ve vahdaniyet-i ilahiyyeyi ve hakaik-ı islamiyyeyi aleme , kainata ilan etmek için minare ve emsali mahallerde edilen nida , kamet getirmek , bildirmek

ezan ::: (a. i.) Müslümanları ibâdete çağırmak için çok defa minareden, muayyen kelimeleri söylemek suretiyle, yüksek sesle yapılan davet. [Allâhü ekber Allâhü ekber, Allâhü ekber Allâhü ekber. Eşhedü en lâ ilahe il-l'Allah. Eş-hedü en iâ ilahe il-l'Allah. Eşhedü enne Muhammeden Resûl-Ullah. Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah. Hayya-al-esselâ, Hayya-al-esselâ, Hayya-al-el-fe-lâh Hayya-al-el-felâh (sabah ezanlarında ilâveten : es-salâtü hayrün min-en-nevm). Allâhü ekber Alla-hü ekber. Lâilâhe il-l'Allah]. (ezanı ilk okuyan zât : Hz. Bilâl-i Habeşî'dir).

EZAN :::

Namaza dâvet ve vahdaniyet-i İlâhiyyeyi ve hakaik-ı İslâmiyyeyi âleme, kâinata ilân etmek için minare ve emsali mahallerde edilen nidâ. Kamet getirmek. * Bildirmek.(Ezan, Müslümanlığın mühim bir şiârıdır. Ezan esnasında konuşmamak, hattâ Kur'an okumayı bırakıp dinlemek efdaldir. B.İ.İ.) (Bak: Taabbüdî)