Çağdaş Sözlük

abid ~ آبد

Redhouse Sözlüğü - abid ~ آبد maddesi. Sayfa: 7 - Sira: 15

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü abid - آبد ingilizce anlamı, آبد - abid osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte آبد - abid kelimesi nasıl geçiyor. abid osmanlıca nasıl yazılır. abid nedir, abid ne demek arapca yazılışı.

آبد means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language آبد. آبد attoman turkish I mean, آبد What is the meaning of the word, what does it mean in turkish آبد, Ottoman Turkish English Dictionary

آبد ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ آبد تعني باللغة الإنجليزية. آبد ماذا يعني في اللغة العثمانية. آبد ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية آبد

آبد چه کلمات انگلیسی چیست؟ آبد به معنای انگلیسی. آبد چه در زبان عثمانی بود. آبد به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت آبد

abid ~ آبد güncel sözlüklerde anlamı:

ABiD ::: İbadet eden. Zâhid. Çok ibadet eden. * Köle.

ABiD ::: Kullar. Köleler.

ABiD ::: f. Kıvılcım.

âbid ::: (a. i. c. : evâbid) : mesel, yanıltmaç.

âbîd ::: (f. i.) : kıvılcım.

abîd ::: (a. i. abd'in c.) : kullar, köleler, (bkz. : a'bâd).

âbid ::: (a. s. ibâdet'den. c. : abede; müen. âbide) : ibâdet (kulluk) eden, tapınan (bkz. : zâhid).

âbid ::: ibadet eden.

aBiD ::: Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:

Tevbe edenler, âbidler, hamd edenler (cihâd veya ilim öğrenmek için) seyahat edenler, rükû edenler, secde edenler, emr-i mârûf nehyi anil münker yapanlar ve Allahü teâlânın sınırlarını koruyanlar (yok mu? İşte onlar da Cennet ehlidir. Habîbim) Sen o mü'minlere dahi Cenneti müjdele. (Tevbe sûresi: 112)

Allahü teâlânın haram kıldığı (yasak ettiği) şeylerden sakın, insanların en âbidi olursun. (Hadîs-i şerîf-Miftâh-un-necât)

Âbidin en büyük maksadı, âhiret sevâbına kavuşmaktır. Âbid, ibâdetinden öyle zevk alır ki, ibâdetten bir an men' edilse, onun için en büyük eziyet olur. Hattâ âbidlerden biri; "Ölümden korkmuyorum, ancak gece ibâdetime mâni olacak diye korkuyorum" demiştir. Diğeri de; "Allahım mezarımda da bana ibâdet imkânlarını ihsân et" diye duâ etmiştir. (İmâm-ı Gazâlî)

âbid ::: ibadet eden , erkek adı

abîd ::: kullar , köleler

âbid ::: ‬ibadetle meşgul olan

âbid ::: ibadet eden

abîd ::: ‬kullar

abîd ::: köleler

âbid ::: (a. i. c. : evâbid) mesel, yanıltmaç.

âbîd ::: (f. i.) kıvılcım.

abîd ::: (a. i. abd'in c.) kullar, köleler, (bkz. : a'bâd).

âbid ::: (a. s. ibâdet'den. c. : abede; müen. âbide) ibâdet (kulluk) eden, tapınan (bkz. : zâhid).

âbid ::: tapınan

âbid ::: erkek adı

ABÎD :::

Kullar. Köleler

ABİD :::

İbadet eden. Zâhid. Çok ibadet eden. * Köle