Çağdaş Sözlük

nasih ~ نصيح

Redhouse Sözlüğü - nasih ~ نصيح maddesi. Sayfa: 2085 - Sira: 38

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü nasih - نصيح ingilizce anlamı, نصيح - nasih osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte نصيح - nasih kelimesi nasıl geçiyor. nasih osmanlıca nasıl yazılır. nasih nedir, nasih ne demek arapca yazılışı.

نصيح means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language نصيح. نصيح attoman turkish I mean, نصيح What is the meaning of the word, what does it mean in turkish نصيح, Ottoman Turkish English Dictionary

نصيح ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ نصيح تعني باللغة الإنجليزية. نصيح ماذا يعني في اللغة العثمانية. نصيح ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية نصيح

نصيح چه کلمات انگلیسی چیست؟ نصيح به معنای انگلیسی. نصيح چه در زبان عثمانی بود. نصيح به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت نصيح

nasih ~ نصيح güncel sözlüklerde anlamı:

NASiH ::: (Nesh. den) Battal eden, hükümsüz bırakan. * Kitabın kopyasını çıkaran.

NASiH ::: Nasihat eden, öğüt veren. * İçi temiz adam.

NASiH ::: (Nâsiha) (Nush. dan) Öğüt veren, nasihat eden.(...Hastalık ise birden gözünü açtırır. Vücuduna ve cesedine der ki: "Lâyemut değilsin, başıboş değilsin, bir vazifen var. Gururu bırak, seni yaradanı düşün. Kabre gireceğini bil, öyle hazırlan." İşte hastalık bu nokta-i nazardan hiç aldatmaz bir nâsih ve ikaz edici bir mürşiddir. Ondan şekva değil, belki bu cihette ona teşekkür etmek; eğer fazla ağır gelse sabır istemek gerektir. L.)

nasîbe ::: (a. i. c. : nasâib) : dikili taş, yollara nişan için dikilen taş.

nâsic ::: (a. s. nese'den) : 1) nesce den, dokuyan. 2) sıralıyan, düzenliyen.

nâsih ::: (a. s. nesh'den) : 1) nesh ve ibtâl eden, battal eden. 2) istinsah eden, kopyasını çıkaran.

nasîh ::: (a. s. c. : nusahâ) : nasihat, öğüt veren.

nasîbe ::: (a. c. : nasib) : dikili 'lük. (bkz. : zafer). Sûre-i nasr : Kur'ân'ın 110. taş, yollara nişan için dikilen taş.

nasr ullah ::: Allah'ın yardımı.

nâsic ::: (a. s. nese'den) : 1) nesce-

nasrun-min-Allahi ve fethün karîb ::: "yardım den, dokuyan. 2) sıralıyan, düzenliyen. Allah'dandır, fetih de yakındır. " mânâsına gelen bir "âyet-i kerime".

nâsih ::: (a. s. nesh'den) : 1) nesh

nasr-üd-dîn ::: 1) dîne yardımı dokunan; 2) dili-ve ibtâl eden, battal eden. 2) istinsah eden, kop yasını çıkaran. mizde "nasreddin" şeklinde kullanılan erkek adı. yasını çıkaran. „ . , 'ı .

nasranı ::: (a. i. c. : nasara) :

nasîh ::: (a. s. c. : nusahâ) : nasihat, Hıristiyan. [Hz. îsâ'nın oturduğu"Nasıra" köyüne öğüt veren. mensuP demektir]

nâsih ::: hükmünü kaldıran.

nasîh ::: öğütçü, nasihat eden.

NaSiH ::: Daha önce bildirilen bir hükmü kaldıran, âyet-i kerîme veya hadîs-i şerîf. Kaldırılan hükme mensûh denir.

Müctehid olmak için arabî yüksek ilimleri tamâmen bilip, Kur'ân-ı kerîmi ezber bilmek, âyet-i kerîmelerin geldikleri zamanları ve gelme sebeblerini, ne hakkında geldiklerini, nâsih veya mensûh olduklarını bilmek, yüzbinlerce hadîs-i şerîfi ezberden bilmek, fıkıh ilminin usûl ve kâidelerini tanımak, Kur'ân-ı kerîmin ve hadîs-i şerîflerin açık ve kapalı mânâlarını kavramak, bu mânâlar kalbinde yer etmiş olmak, kuvvetli îmân sâhibi olmak, saf ve temiz bir kalbe sâhib olmak gibi şartları vardır. (Abdülhakîm Arvâsî)

nâsih ::: nasihat eden

nasîh ::: öğütçü , nasihat eden

NASİH :::

Nasihat eden, öğüt veren. * İçi temiz adam