Çağdaş Sözlük

nakil ~ ناكل

Redhouse Sözlüğü - nakil ~ ناكل maddesi. Sayfa: 2066 - Sira: 21

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü nakil - ناكل ingilizce anlamı, ناكل - nakil osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte ناكل - nakil kelimesi nasıl geçiyor. nakil osmanlıca nasıl yazılır. nakil nedir, nakil ne demek arapca yazılışı.

ناكل means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language ناكل. ناكل attoman turkish I mean, ناكل What is the meaning of the word, what does it mean in turkish ناكل, Ottoman Turkish English Dictionary

ناكل ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ ناكل تعني باللغة الإنجليزية. ناكل ماذا يعني في اللغة العثمانية. ناكل ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية ناكل

ناكل چه کلمات انگلیسی چیست؟ ناكل به معنای انگلیسی. ناكل چه در زبان عثمانی بود. ناكل به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت ناكل

nakil ~ ناكل güncel sözlüklerde anlamı:

NAKiL ::: Vazgeçen, cayan, dönen. * Çekinen, kaçınan.

NAKiL ::: Nakleden, işittiğini anlatan.

NAKiL ::: Yol, tarik. * Bir yürüme çeşidi.

nâkil ::: (a. s. nakl'den. c. : nâkılân) : 1) taşıyan. 2) geçiren. 3) çeviren [bir dilden-] . 4) işittiğini anlatan. 5) fiz. *iletken, fr. conducteur.

nâkıl-i ahbâr ::: haberler nakledici. [müen. : "nâkile"]

nâkil ::: (a. s.) : 1) nükûl eden, dönen. 2) kaçınan, çekinen, (bkz. : muhteriz).

0 ::: (a. i.) : nefis, kendi; asıl,

nakil ::: nakletme, taşıma.

nâkil ::: nakleden, taşıyan.

Nakil :::


  1. Taşıyan, aktaran, geçiren.

  2. Anlatan, hikâye eden.

  3. İletken.

  4. Bir yerden alıp başka bir yere iletme, aktarma, taşıma, geçirme, aktarım
    Örnek: Boğaziçi hayatında suların ve üstündeki nakil vasıtaları olan kayık, sandal, yelkenli ve vapurların büyük ehemmiyeti vardı. A. Ş. Hisar

  5. Göç, taşınma

  6. Anlatma, söyleme, hikâye etme.

  7. Bir görevden başka bir göreve atanma, tayin.

  8. Yazı veya resmin aynısını başka bir şeyin üzerine yapma, kopya etme.

  9. Başka dilden bir eseri kendi diline çevirme, tercüme etme.

  10. geçirme, geçirim. ~ taahhüdü: geçirim söz vermesi.

nâkil ::: nakleden , taşıma

nâkil ::: ‬taşıma

nâkil ::: nakil

nâkil ::: anlatan

nâkil ::: nakleden

nakil ::: atama, göç, göçürme

nakil ::: taşıma, tayin

nâkil ::: iletken

NAKİL :::

Yol, tarik. * Bir yürüme çeşidi