Çağdaş Sözlük

muvakkat ~ موقت

Redhouse Sözlüğü - muvakkat ~ موقت maddesi. Sayfa: 2033 - Sira: 30

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü muvakkat - موقت ingilizce anlamı, موقت - muvakkat osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte موقت - muvakkat kelimesi nasıl geçiyor. muvakkat osmanlıca nasıl yazılır. muvakkat nedir, muvakkat ne demek arapca yazılışı.

موقت means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language موقت. موقت attoman turkish I mean, موقت What is the meaning of the word, what does it mean in turkish موقت, Ottoman Turkish English Dictionary

موقت ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ موقت تعني باللغة الإنجليزية. موقت ماذا يعني في اللغة العثمانية. موقت ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية موقت

موقت چه کلمات انگلیسی چیست؟ موقت به معنای انگلیسی. موقت چه در زبان عثمانی بود. موقت به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت موقت

muvakkat ~ موقت güncel sözlüklerde anlamı:

MUVAKKAT ::: Vakitli. Geçici. Fâni. Devamlı olmayan.

mevkit ::: (a. i. c. : mevâkit) : kararlaştırılan, tâyin ve tespit edilen zaman veya yer.

muvakkit ::: (a. s. ve i. vakt'den) : 1) tevkît eden, vakti tâyin eden kimse. 2) tam ayarlı saat, fr. chronometre.

muvakkat ::: vakitli, geçici.

MUVAKKAT ::: Yedi kadın vardır ki, bunlarla muvakkat olarak evlenilemez. Aradaki sebeb kalkınca, evlenmek helâl olur. Bunlardan beşi, nikâh sebebi ile haramdır. Bir adam, nikâhladığı (evlendiği) kadının kız kardeşi ile evlenemez. Nikâhladığı kadın ölürse veya boşarsa, bunun kızkardeşi ile evlenebilir. Bir kadın nikâhında iken, bu kadının halası veya teyzesini veya kardeşlerinin kızını da nikâhlamak haramdır. Evlenmesi muvakkat haram olan yedi kadından altıncısı müşrik yâni kitapsız kâfir olan kadındır. Müşrik müslüman olursa, evlenmek câiz olur. Yedincisi ise, hür kadın ile evli iken, câriye (harpte alınan esir kadın) ile de nikâhlanmaktır. (Mehmed Zihnî)

Hacca götürecek erkeği olmayan bir kadının, hacca gidebilmek için, hacca gitmekte olan bir erkek ile evlenmesi ve hacdan gelince boşanması, muvakkat nikâh olduğu için haramdır. (Abdülganî Nablüsî)

Muvakkat nikâh, dört mezhebde de haramdır. (Abdülvehhâb-ı Şa'rânî)

Muvakkat :::


  1. Geçici
    Örnek: Her muvakkat memuriyet odası gibi sade ve dağınık döşemeli bir yere girdiler. P. Safa

  2. geçici. ~ tescîl: geçici yazım.

muvakkat ::: geçici , vakitli

muvakkat ::: ‬geçici

Muvakkat ::: Geçici; süreksiz

mevkit ::: (a. i. c. : mevâkit) kararlaştırılan, tâyin ve tespit edilen zaman veya yer.

muvakkit ::: (a. s. ve i. vakt'den) 1) tevkît eden, vakti tâyin eden kimse. 2) tam ayarlı saat, fr. chronometre.

Muvakkat ::: Geçici; süreksiz

muvakkat ::: eğreti, geçici, muvakkati

muvakkat :::

geçici; süreksiz

MUVAKKAT :::

Vakitli. Geçici. Fâni. Devamlı olmayan