kum ~ كم
Redhouse Sözlüğü - kum ~ كم maddesi. Sayfa: 1569 - Sira: 10
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü kum - كم ingilizce anlamı, كم - kum osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte كم - kum kelimesi nasıl geçiyor. kum osmanlıca nasıl yazılır. kum nedir, kum ne demek arapca yazılışı.
كم means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language كم. كم attoman turkish I mean, كم What is the meaning of the word, what does it mean in turkish كم, Ottoman Turkish English Dictionary
كم ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ كم تعني باللغة الإنجليزية. كم ماذا يعني في اللغة العثمانية. كم ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية كم
كم چه کلمات انگلیسی چیست؟ كم به معنای انگلیسی. كم چه در زبان عثمانی بود. كم به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت كم
kum ~ كم güncel sözlüklerde anlamı:
"); kem ::: (a. e.) : soru edatı olup bir şeyin mikdânnı öğrenmek üzere kullanılır : "kaç, ne kadar. . " gibi.
kem ::: (f. s.) : 1) az, eksik, (bkz. : kalîl, noksan). 2) fena, kötü; bozuk.
Kimm ::: (a. i. c. : kimâm) : bot. çiçek kâsesi, çiçek kapçığı, tomurcuk, (bkz. : kümm).
kümm ::: (a. i. c. : kimâm) : bot. çiçek kâsesi, çiçek kapçığı, tomurcuk. (bkz. : kimm).
Kum :::
- Silisli kütlelerin, kayaların, doğal etkenlerle parçalanarak ufalanmasından oluşan, deniz kıyısı, dere yatağı vb. yerlerde çok bulunan, ufak, sert tanecikler
Örnek: Çocuklar kumdan bir fırın yaparak oynuyorlardı. M. Ş. Esendal - Armut, ayva vb. meyvelerin etli bölümlerindeki sert tanecikler.
- Vücuttaki bezlerin, özellikle böbreğin ürettiği ince ve katı tanecikler.
- Parçacıklarının 0.02-2 mm büyüklüğünde olduğu toprak tipi.
kem ::: az , eksik , kötü
kum ::: (kavm , den) kalk (manasına emir)
kem ::: az
kem ::: eksik
kem ::: (a. e.) soru edatı olup bir şeyin mikdânnı öğrenmek üzere kullanılır :
kem ::: (f. s.) 1) az, eksik, (bkz. : kalîl, noksan). 2) fena, kötü; bozuk.
Kimm ::: (a. i. c. : kimâm) bot. çiçek kâsesi, çiçek kapçığı, tomurcuk, (bkz. : kümm).
kümm ::: (a. i. c. : kimâm) bot. çiçek kâsesi, çiçek kapçığı, tomurcuk. (bkz. : kimm).