kerh ~ كره
Redhouse Sözlüğü - kerh ~ كره maddesi. Sayfa: 1542 - Sira: 18
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü kerh - كره ingilizce anlamı, كره - kerh osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte كره - kerh kelimesi nasıl geçiyor. kerh osmanlıca nasıl yazılır. kerh nedir, kerh ne demek arapca yazılışı.
كره means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language كره. كره attoman turkish I mean, كره What is the meaning of the word, what does it mean in turkish كره, Ottoman Turkish English Dictionary
كره ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ كره تعني باللغة الإنجليزية. كره ماذا يعني في اللغة العثمانية. كره ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية كره
كره چه کلمات انگلیسی چیست؟ كره به معنای انگلیسی. كره چه در زبان عثمانی بود. كره به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت كره
kerh ~ كره güncel sözlüklerde anlamı:
KERH ::: İğrenme, hoşlanmayıp tiksinme. * Zorlama. * Bir şey so adan nâ-hoş ve kerih olmak.
KERH ::: Bağdat şehrinde bir mevziin adı.
Kerh ::: (a. i.) : 1) iğrenme, tiksinme, hoşlanmama. 2) zorlama, (bkz. : kerahet1, 2.
kerre ::: (a. i. c. : kerrat) : defa, kez.
küro ::: (a. i. c. : kürât) : 1) yuvarlak, toparlak. kürc-i arz : yer yuvarlağı. 2) geo. küre. küre-i âteş : hava tabakası üzerindeki ateş kısmı.
küre-i ayn ::: hek. göz yuvarlağı.
küre-i hacerî ::: taşküre, litosfer, fr. lithos-phere.
küre-i hak ::: yeryüzü.
küre-i hevâ, lâceverd ::: gök kubbesi.
küre-i kamer ::: astr. Ay.
küre-i levniyye ::: renkküre, kromosfer, fr. ehromosphere.
küre-i mâiyye ::: suküre, hidrosfer, fr. hydros-phere.
küre-i musattaha ::: düzlemküre.
küre-i mücesseme ::: yerküre.
küre-i nesîmi ::: havaküre, atmosfer, fr. atmos-phere.
küre-i semâ ::: astr. gökteki, gök cisimlerinin vaziyetini gösteren küre; merkezi Arz'ın merkezi olmak üzere yarı çapı sonsuz olarak tasavvur olunan ve sathında bütün yıldızların mürtesemleri bulunan muhayyel küre.
küre-i sulbe ::: taşküre, litosfer, fr. lithosphere. (bkz. : küre-i hacerî).
küre-i şems ::: astr. Güneş.
küre-i zemîn ::: yeryüzü, yeryuvarlağı.
küre-i ziya ::: ışıkküre, fotosfer, fr. photos-phero.
kürre ::: (f. i.) : 1) sıpa. 2) tay. kürre-i har : sıpa.
Kerh :::
- Tiksinme, iğrenme.
- Bir işi istemeyerek zorla yapma.
küre ::: dünya , küre , yuvarlak , (kürre yanlıştır) yuvarlak cisim , şeklin sathındaki bütün noktalar merkeze aynı uzaklıktadır , dünya da yuvarlak olduğundan "küre-i arz" denilmiştir , "küre-i zemin" de denir , toprak ocak , madenci ocağı
kerh ::: iğrenme
kürre ::: sıpa , tay
kere ::: kez
kerre ::: defa
kere ::: kez
kerre ::: defa
küre ::: küre
kürre ::: sıpa
kürre ::: tay
Kerh ::: (a. i.) 1) iğrenme, tiksinme, hoşlanmama. 2) zorlama, (bkz. : kerahet1, 2.
kerre ::: (a. i. c. : kerrat) defa, kez.
kürre ::: (f. i.) 1) sıpa. 2) tay. kürre-i har : sıpa.
KERH :::