Çağdaş Sözlük

köprü ~ كبری

Redhouse Sözlüğü - köprü ~ كبری maddesi. Sayfa: 1523 - Sira: 26

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü köprü - كبری ingilizce anlamı, كبری - köprü osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte كبری - köprü kelimesi nasıl geçiyor. köprü osmanlıca nasıl yazılır. köprü nedir, köprü ne demek arapca yazılışı.

كبری means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language كبری. كبری attoman turkish I mean, كبری What is the meaning of the word, what does it mean in turkish كبری, Ottoman Turkish English Dictionary

كبری ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ كبری تعني باللغة الإنجليزية. كبری ماذا يعني في اللغة العثمانية. كبری ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية كبری

كبری چه کلمات انگلیسی چیست؟ كبری به معنای انگلیسی. كبری چه در زبان عثمانی بود. كبری به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت كبری

köprü ~ كبری güncel sözlüklerde anlamı:

kübrâ ::: (a. s.) : daha (en, pek çok) büyük olan. ["ekber" in müennesi] . Hadî-cet-ül-Kübrâ : Hz. Muhammed (Alehisselâm)'in ilk zevcesi.

Köprü :::


  1. Herhangi bir engelle ayrılmış iki yakayı birbirine bağlayan veya trafik akımının, başka bir trafik akımını kesmeden üstten geçmesini sağlayan ahşap, kâgir, beton veya demir yapı
    Örnek: Bu camiler, bu çeşmeler, bu köprüler rastgele yapılmadı. O. S. Orhon

  2. İki şey arasında bağ veya ilişkiyi sağlayan şey.

  3. Geminin önünü iyice görecek bir yükseklikte, sancaktan iskeleye kadar kurulan kumanda yeri.

  4. Güreşte omuzları yere değdirmemek için ayakları ve alnı yere dayayıp beli yukarı kaldırarak alınan durum.

  5. Vücudun, sırt yere dönük olarak el, baş veya diz yere dayanarak yay biçimi aldığı durum.

  6. Olmayan dişlerin yerini tutmak veya takma dişleri ağızdaki dişlere sağlam tutturmak amacıyla yapılan diş protezi.

  7. Vücudun, sırt yere dönük olarak el-taban, baş-taban ya da el-diz, baş-diz dayanak yüzeyleri arasında yay biçimi dayalı bulunduğu durum.

  8. 1. Verici bir yayaçla ortak bir besleme kablosu ve dalgalıktan yararlanan resim ve ses vericilerinin çıkışlarının bağlandığı aygıt

  9. Alıcı dalgalıklarda iki dalgalığı ortak bir iniş kablosuna bağlayan aygıt

  10. Ortak dalgalıklarda bu dalgalığın çıkışını değişik almaçların girişlerine dağıtan aygıt.T. : düpleksör

kübrâ ::: (a. s.) daha (en, pek çok) büyük olan. [