Çağdaş Sözlük

kalafat ~ قلفات

Redhouse Sözlüğü - kalafat ~ قلفات maddesi. Sayfa: 1469 - Sira: 21

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü kalafat - قلفات ingilizce anlamı, قلفات - kalafat osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte قلفات - kalafat kelimesi nasıl geçiyor. kalafat osmanlıca nasıl yazılır. kalafat nedir, kalafat ne demek arapca yazılışı.

قلفات means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language قلفات. قلفات attoman turkish I mean, قلفات What is the meaning of the word, what does it mean in turkish قلفات, Ottoman Turkish English Dictionary

قلفات ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ قلفات تعني باللغة الإنجليزية. قلفات ماذا يعني في اللغة العثمانية. قلفات ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية قلفات

قلفات چه کلمات انگلیسی چیست؟ قلفات به معنای انگلیسی. قلفات چه در زبان عثمانی بود. قلفات به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت قلفات

kalafat ~ قلفات güncel sözlüklerde anlamı:

KALAFAT ::: Geminin tahtalarının aralıklarını üstüpü vs. ile doldurup üzerine zift sürme işi. * Sahte süs, düzen.

KALAFAT ::: Vaktiyle Yeniçeri Ağasının giydiği kırmızı bir başlık.

kalafat ::: (f. i.) : kalafat, kalafatlama, (bkz. : kılâfet).

Kalafat :::


  1. Geminin kaplama tahtaları arasını üstüpü ile doldurup ziftleyerek su geçirmez duruma getirme işi
    Örnek: Kalafatın tokmak gürültüsü ve denize uzayan zift kokusu arasından yol aldım ve tenha yollara saptım. Halikarnas Balıkçısı

  2. Aşağısı dar, yukarısı geniş bir çeşit yeniçeri başlığı.

  3. Osmanlı İmparatorluğunda vezir veya yüksek mevkide devlet adamlarının giydikleri bir başlık.

  4. Onarma, tamir etme.

  5. Vezir ve daha başka devlet büyüklerinin giydikleri bir başlık.

kalafat ::: geminin tahtalarının aralıklarını üstüpü vs , ile doldurup üzerine zift sürme işi , sahte süs , düzen , vaktiyle yeniçeri ağasının giydiği kırmızı bir başlık

kalafat ::: (f. i.) kalafat, kalafatlama, (bkz. : kılâfet).

KALAFAT :::

Geminin tahtalarının aralıklarını üstüpü vs. ile doldurup üzerine zift sürme işi. * Sahte süs, düzen