Çağdaş Sözlük

gavs ~ غوث

Redhouse Sözlüğü - gavs ~ غوث maddesi. Sayfa: 1354 - Sira: 1

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü gavs - غوث ingilizce anlamı, غوث - gavs osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte غوث - gavs kelimesi nasıl geçiyor. gavs osmanlıca nasıl yazılır. gavs nedir, gavs ne demek arapca yazılışı.

غوث means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language غوث. غوث attoman turkish I mean, غوث What is the meaning of the word, what does it mean in turkish غوث, Ottoman Turkish English Dictionary

غوث ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ غوث تعني باللغة الإنجليزية. غوث ماذا يعني في اللغة العثمانية. غوث ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية غوث

غوث چه کلمات انگلیسی چیست؟ غوث به معنای انگلیسی. غوث چه در زبان عثمانی بود. غوث به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت غوث

gavs ~ غوث güncel sözlüklerde anlamı:

GAVS ::: Suya dalmak. Dalgıçlık. * Mc: Bir mes'elenin derinliğine ve hakikatine muttali' olup bilmek. * İyi anlamak. * Maslahata gayret ile girmek.

GAVS ::: Çağırma. Nida. Medet istemek. * Yardım edici. Medet verici. * Kurtuluş. (Bak: Aktâb)

gavs ::: (a. i. c. : agvâs) : 1) yardım, muavenet. 2) yardım istemek için bağırma, medet. 3) s. yardımcı, imdada yetişen. [Allah'ın velîleri, ululan hakkında kullanılır].

gavs-i a'zâm ::: tarikat kurucusu, (bkz. : kutb). [tahsîsen Abdülkadir-i Geylânî hakkında kullanılır].

gavs ::: (a. i.) : 1) suya dalma dalgıçlık, (bkz. : gavta-bâzî). 2) içine girmek için bir şeyi derinleştirme, iyice anlama.

Gavs ::: Abdülkadiri Geylanî hazretleri.

gavs ::: büyük evliya.

GAVS ::: Muhyiddîn-i Arabî'ye göre gavs, medâr kutbudur. İmâm-ı Rabbânî hazretlerine göre ise, medâr kutbundan ayrı ve daha yüksek olup, ona yardım edicidir. Bu sebeble, medâr kutbu birçok işlerinde ondan yardım bekler. Ebdâl makamlarına getirilecek evliyâyı seçmekte bunun rolü vardır. (Bkz. Kutb) (S.Abdülhakîm Arvâsî)

gavs ::: medet verici , yardım edici

gavs ::: (a. i.) 1) suya dalma dalgıçlık, (bkz. : gavta-bâzî). 2) içine girmek için bir şeyi derinleştirme, iyice anlama.

GAVS :::

Çağırma. Nida. Medet istemek. * Yardım edici. Medet verici. * Kurtuluş. (Bak: Aktâb