Çağdaş Sözlük

salsal ~ صلصال

Redhouse Sözlüğü - salsal ~ صلصال maddesi. Sayfa: 1183 - Sira: 26

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü salsal - صلصال ingilizce anlamı, صلصال - salsal osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte صلصال - salsal kelimesi nasıl geçiyor. salsal osmanlıca nasıl yazılır. salsal nedir, salsal ne demek arapca yazılışı.

صلصال means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language صلصال. صلصال attoman turkish I mean, صلصال What is the meaning of the word, what does it mean in turkish صلصال, Ottoman Turkish English Dictionary

صلصال ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ صلصال تعني باللغة الإنجليزية. صلصال ماذا يعني في اللغة العثمانية. صلصال ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية صلصال

صلصال چه کلمات انگلیسی چیست؟ صلصال به معنای انگلیسی. صلصال چه در زبان عثمانی بود. صلصال به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت صلصال

salsal ~ صلصال güncel sözlüklerde anlamı:

SALSAL ::: Kuru balçık. Kumla karışıp kurumuş olan balçık. * Çok anırgan eşek.

salsâl ::: (a. i.) : jeol. 1) kumla karışık ince çamur. 2) lüleci çamuru.

SALSaL ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:

Andolsun ki, biz insanı hame-i mesnûndan (balçık çamurundan), salsâlden yarattık (Hicr sûresi: 26)

Âdem aleyhisselâm yeryüzünde yaratılan ilk insan ve ilk peygamberdir. Bütün insanların babasıdır. Çeşitli memleketlerden getirilen toprakları melekler su ile çamur yapıp, insan şekline koydu. Mekke ile Tâif arasında kırk yıl yatıp salsâl oldu. Önce Muhammed aleyhisselâmın nûru alnına kondu. Sonra Muharremin onuncu Cumâ günü rûh verildi. (Altıparmak Muhammed Efendi)

Âdem aleyhisselâm salsâl hâlinde iken, melekler bedenini görüp, ondaki uygunluğa, âhenge ve ilâhî san'ata hayran kaldılar. Acabâ, "Allahü teâlâ bundan güzel bir şey halk etti mi?" dediler. (Muhammed Hirevî)

salsal ::: kuru balçık , kumla karışıp kurumuş olan balçık , çok anırgan eşek

salsâl ::: (a. i.) jeol. 1) kumla karışık ince çamur. 2) lüleci çamuru.

SALSAL :::

Kuru balçık. Kumla karışıp kurumuş olan balçık. * Çok anırgan eşek