Çağdaş Sözlük

sec' ~ سجع

Redhouse Sözlüğü - sec' ~ سجع maddesi. Sayfa: 1041 - Sira: 30

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü sec' - سجع ingilizce anlamı, سجع - sec' osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte سجع - sec' kelimesi nasıl geçiyor. sec' osmanlıca nasıl yazılır. sec' nedir, sec' ne demek arapca yazılışı.

سجع means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language سجع. سجع attoman turkish I mean, سجع What is the meaning of the word, what does it mean in turkish سجع, Ottoman Turkish English Dictionary

سجع ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ سجع تعني باللغة الإنجليزية. سجع ماذا يعني في اللغة العثمانية. سجع ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية سجع

سجع چه کلمات انگلیسی چیست؟ سجع به معنای انگلیسی. سجع چه در زبان عثمانی بود. سجع به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت سجع

sec' ~ سجع güncel sözlüklerde anlamı:

SEC' ::: (C.: Escâ-Esâci) Kumru sesi. * Kafiyeli söz.

"); sec' ::: (a. i. c. : escâ') : 1) nesirde yapılan kafiye. 2) ibarenin kafiyeli olan cümle sonlarından her biri. 3) kumru, güvercin gibi kuşların ötüşü.

sec'-i murassa' ::: ed. her iki fasılanın kelimeleri sayıca ve her b : r kelime, karşılığı olan kelime ile vezin ve harf adedi itibariyle uygun düşmesi : Zübde-i vâkıfân-ı- rumûz-ı dekayık * ve umde-i' sâkinân-ı künûz-ı hakayık gibi.

sec'-i mutarref ::: ed. hiç bir şarta manî olmaksızın yalnız fasılaları kafiyeli olan seci' : andelîb-i hoş-efrâz, nagamaiiyle sâmia-nevâzdır… gibi.

sec'-i müvâzî ::: ed. sayıca müsâvî olmıyan, mütekabil kelimeleri kamilen kafiyeli olmıyan, yalnız vezin ve kafiyelerde birleşen seci' : hamd-i nâ ma'dûd ve senâ-yi nâ-mahdûd… gibi.

SEC' ::: İslâm âlimleri, Kur'ân-ı kerîmin î'câzını (eşsizliğini, mûcize olduğunu) başka başka bildirdiler. Çok kimse, Kur'ân-ı kerîmin nazmı garîb, üslûbu acîbdir yâni bilinenlerden başkadır. Arab şâirlerinin nazmlarına, üslûblarına benzemediği için mûcizedir dediler. Sûrelerin başındaki ve sonundaki ve kıssalarındaki nesr kısımları da böyledir. Sec'lerin Kur'ân-ı kerîmde mevcûd olmaları, insan sözlerindeki sec' gibi değildir. İnsanlar, bunları Kur'ân-ı kerîmdeki gibi yapamadılar. Arabça'yı iyi bilen bir kimse, Kur'ân-ı kerîmin îcâzını açıkça anlar. Kur'ân-ı kerîmdeki îcâz, hem belâgatının yüksek olmasından, hem de nazmının garîb olmasındandır. Yâni hiç görülmemiş bir nazm (dizilme) olmasındandır. (İmâm-ı Rabbânî)

Cim: Câiz geçmek ondan, hem revâ
Durmak fakat evlâdır sana.

Ze: Câiz onda dahi durdular,
Geçmeyi daha iyi gördüler.

Tı: Mutlaka durmak nişânıdır,
Nerde görsen, orda hemen dur.

Sad: Durmakta ruhsat var dediler,
Nefes almağa izin verdiler.

Mim: Lâzım durmak burada elbet,
Geçmede küfürden korkulur pek.

Lâ: Durulmaz! demektir her yerde,
Durma hiç! alma hem nefes de.

Bu tertible oku, itmâm et
Sevâbın cümleye ihsân et.

(Ahmed İbni Kemâl Paşa)

Secâvendlerden ayn harfi rükû demektir. Hazret-i Ömer'in namaz kıldırırken ayakta okumayı bitirip, rükûa eğildiğini gösterir. Ayn işâreti hep âyetlerin sonunda bulunmaktadır. Lâ bulunan yerde durulursa evvelki kelime ile birlikte tekrar okunur. (M. Sıddîk Gümüş)

sec' ::: seci sanatı. düzyazıda kafiyelendirme sanatı , seci sanatı düzyazıda kafiyelendirme sanatı , kumru sesi , kafiyeli söz

sec’ ::: ‬seci sanatı Düzyazıda kafiyelendirme sanatı

SEC' :::

(C.: Escâ-Esâci) Kumru sesi. * Kafiyeli söz