Çağdaş Sözlük

dik ~ ديك

Redhouse Sözlüğü - dik ~ ديك maddesi. Sayfa: 937 - Sira: 8

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü dik - ديك ingilizce anlamı, ديك - dik osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte ديك - dik kelimesi nasıl geçiyor. dik osmanlıca nasıl yazılır. dik nedir, dik ne demek arapca yazılışı.

ديك means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language ديك. ديك attoman turkish I mean, ديك What is the meaning of the word, what does it mean in turkish ديك, Ottoman Turkish English Dictionary

ديك ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ ديك تعني باللغة الإنجليزية. ديك ماذا يعني في اللغة العثمانية. ديك ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية ديك

ديك چه کلمات انگلیسی چیست؟ ديك به معنای انگلیسی. ديك چه در زبان عثمانی بود. ديك به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت ديك

dik ~ ديك güncel sözlüklerde anlamı:

DiK ::: Horoz.

DiK ::: Darlık, sıkıntı. Gam. Kalbe sıkıntı veren.

dîk ::: (a. i. c. : diyeke. edyâk) : horoz.

dîk-i ebyâz ::: Cennet'te bir kuş.

dîk-ül-arş ::: "sidret-ül-müntehâ" da bulunan ve bağırtısiyle Cennet'teki meleklere namaz zamanını bildirecek olan tavus şeklinde bir melek.

dîk ::: (a. i.) : dar olma, darlık.

dîk-ı nefes ::: nefes darlığı, tıknefes.

dîk ::: ince, dar.

Dik :::


  1. Yatay bir düzleme göre yer çekimi doğrultusunda bulunan, eğik olmayan
    Örnek: Sağlam yapılı, dik duruşlu bir gençti o yıllarda. N. Cumalı

  2. Eğimi dike yakın olan
    Örnek: Dik bir dereye indiler. Ö. Seyfettin

  3. Yatık durmayan, sert.

  4. Sert, kalın, tok (ses)
    Örnek: Sesi dik ve küstahtı, söylediklerini aşağı salonda bekleşen komşular işittiler. A. İlhan

  5. Sert (bakış).

  6. Ters, aksi (söz).

  7. Kaba, yersiz (davranış)
    Örnek: Kaba denilecek kadar ani ve dik bir davranışla halasını bıraktı ve kalktı. H. E. Adıvar

  8. Birbirine dikey olan doğrulardan oluşmuş.

  9. bk.dikme.

dîk ::: ince , dar , darlık , sıkıntı , gam , kalbe sıkıntı veren

dik ::: horoz

dik ::: dikey, sarp, sert, yalçın

DÎK :::

Darlık, sıkıntı. Gam. Kalbe sıkıntı veren

DİK :::

Horoz