hazm ~ حزم
Redhouse Sözlüğü - hazm ~ حزم maddesi. Sayfa: 782 - Sira: 16
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü hazm - حزم ingilizce anlamı, حزم - hazm osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte حزم - hazm kelimesi nasıl geçiyor. hazm osmanlıca nasıl yazılır. hazm nedir, hazm ne demek arapca yazılışı.
حزم means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language حزم. حزم attoman turkish I mean, حزم What is the meaning of the word, what does it mean in turkish حزم, Ottoman Turkish English Dictionary
حزم ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ حزم تعني باللغة الإنجليزية. حزم ماذا يعني في اللغة العثمانية. حزم ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية حزم
حزم چه کلمات انگلیسی چیست؟ حزم به معنای انگلیسی. حزم چه در زبان عثمانی بود. حزم به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت حزم
hazm ~ حزم güncel sözlüklerde anlamı:
HAZM ::: Midedeki yenen şeyleri eritmek, sindirmek. Vücuda yarayacak hale getirmek. * Birisine ansızın hücum etmek. * Ansızın bir şey üzerine inmek. * Birisinin hakkını, malını gasb ile alıp zulmeylemek. * Münasebetsiz bir hale, güce gidecek bir vaziyete düşenin kendi nefsini zaptedip tahammül etmesi ve sabreylemesi.* Taze olmak. * Kırmak.(İslâm hükemasının Eflâtun'u ve hekimlerin şeyhi ve feylesofların üstadı, dâhi-i meşhur Ebu Ali İbn-i Sina, yalnız Tıp noktasında, $ âyetini şöyle tefsir etmiş. Demiş: $Yâni "İlm-i Tıbbı iki satırla topluyorum. Sözün güzelliği kısalığındadır. Yediğin vakit az ye. Yedikten so a dört beş saat kadar daha yeme. Şifa, hazımdadır. Yâni, kolayca hazmedeceğin miktarı ye. Nefse ve mideye en ağır ve yorucu hal, taam taam üstüne yemektir." L.)
HAZM ::: Cem'etmek, toplamak. * Zaptetmek. * Kast etmek. * Bağlamak. * Yumuşak yüksek yer. * Sağlam re'y. Doğru ve kat'i karar. * Basiretle hareket etmek.
HAZM ::: Kat etmek, kesmek. * Yab yab yürümek. * Hızlandırmak.
hazm ::: (a. i.) : 1) kat'î karar, sebat, direnme. 2) doğru ve sağlam rey ve karar, (bkz. : hazâmet); fels. fr. prudence.
hazm ::: (a. i.) : midedeki yiyecekleri eritme, sindirme
huzem ::: (a. i. huzme'nin c.) : demetler.
hazm ::: düşünceli hareket, sabır, sindirme.
hazm ::: sindirim
hazm ::: sindirim
hazm ::: (a. i.) 1) kat'î karar, sebat, direnme. 2) doğru ve sağlam rey ve karar, (bkz. : hazâmet); fels. fr. prudence.
hazm ::: (a. i.) midedeki yiyecekleri eritme, sindirme
huzem ::: (a. i. huzme'nin c.) demetler.
HAZM :::