tedbir ~ تدبير
Redhouse Sözlüğü - tedbir ~ تدبير maddesi. Sayfa: 520 - Sira: 18
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü tedbir - تدبير ingilizce anlamı, تدبير - tedbir osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte تدبير - tedbir kelimesi nasıl geçiyor. tedbir osmanlıca nasıl yazılır. tedbir nedir, tedbir ne demek arapca yazılışı.
تدبير means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language تدبير. تدبير attoman turkish I mean, تدبير What is the meaning of the word, what does it mean in turkish تدبير, Ottoman Turkish English Dictionary
تدبير ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ تدبير تعني باللغة الإنجليزية. تدبير ماذا يعني في اللغة العثمانية. تدبير ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية تدبير
تدبير چه کلمات انگلیسی چیست؟ تدبير به معنای انگلیسی. تدبير چه در زبان عثمانی بود. تدبير به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت تدبير
tedbir ~ تدبير güncel sözlüklerde anlamı:
TEDBiR ::: Bir şeyi te'min edecek veya def' edecek yol. * Cenab-ı Hakk'ın Hakîm ismine uygun hareket, riayet. * Bir şeyde muvaffakiyet için lâzım gelen hazırlık.
tedbir ::: (a. i. dübûr'dan. c. : tedâbtr) : bir şeyi te'min edecek veya önliyecek yol, çâre. Hüsn-i tedbîr : iyi düşünülerek tutulan yol. SC-i tedbîr : yanlış tutulan yol.
tedbîr-i menzil ::: ev idaresi ile ilgili hususlardan bahseden ilim, ev idaresi bilgisi, fr. econom'e domestique.
tedbîr-i muallak ::: huk. [eskiden] bir şarta talik olunan tedbir, ["sen şu işi yaparsan müdebber-şin "denilmesi gibi". Bu halde memlûk o işi mev-lâsının hayâtında yaparsa vefatında malının üçte birinden azat olur]
tedbîr-i mukayyed ::: huk. [eskiden] mevlânın bir kayıt ile mukayyet olarak vefatına muallâkan yaptığı tedbir, ["ben bu hastalığımdan ölürsem" yahut "ben bu yolculuğum esnasında vefat edersem sen hürsün" denilmesi gibi]
tedbîr-i mutkk ::: huk. [eskiden] mevlânın alelıtlak mevtine muzaf olan tedbir. ["ben öldüğüm zaman sen hürsün" denilmesi gibi, "ben seni mü-debber kıldım" denilmesi de bu kabildendir]
tedbir ::: önlem.
TEDBiR ::: Tedbîr gibi akıl, güzel huy gibi asâlet olamaz. (Hadîs-i şerîf-İbn-i Mâce)
Kul tedbîr alır, takdîri bilmez; kişinin tedbîri ile Allahü teâlânın takdîri değişmez. (S. Abdülhakîm Arvâsî)
Tez olma teemmül kıl,
Her hâle tahammül kıl,
Allah'a tevekkül kıl,
Tedbîri bozar takdîr.
(İbn-i Kemâl)
Tedbir :::
- Önlem.
- Hazırlık
Örnek: Amma ki töre değiştirmek çok tedbir ve çok düşünce ister. T. Buğra
tedbir ::: Tedbir, Tedebbür: Bir işin iyi ve sıhhatli olması için arkasını, önünü gözeterek takdir ve idare etmektir. Bütün evreni yönetmek, her işi evirip çevirmek. Tabii düzenini ayakta tutmak, kanunların işlemesini sağlamak.
tedbîr ::: çare , önlem
tedbir ::: idare etme , çekip çevirme , önlem alma , önlem , bir şeyi te'min edecek veya def' edecek yol , cenab-ı hakk'ın hakim ismine uygun hareket , riayet , bir şeyde muvaffakiyet için lazım gelen hazırlık
tedbîr ::: çare
tedbîr ::: önlem
tedbir ::: önlem
TEDBİR :::