pul ~ پل
Redhouse Sözlüğü - pul ~ پل maddesi. Sayfa: 451 - Sira: 25
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü pul - پل ingilizce anlamı, پل - pul osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte پل - pul kelimesi nasıl geçiyor. pul osmanlıca nasıl yazılır. pul nedir, pul ne demek arapca yazılışı.
پل means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language پل. پل attoman turkish I mean, پل What is the meaning of the word, what does it mean in turkish پل, Ottoman Turkish English Dictionary
پل ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ پل تعني باللغة الإنجليزية. پل ماذا يعني في اللغة العثمانية. پل ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية پل
پل چه کلمات انگلیسی چیست؟ پل به معنای انگلیسی. پل چه در زبان عثمانی بود. پل به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت پل
pul ~ پل güncel sözlüklerde anlamı:
PUL ::: f. Para.
"); pil ::: (f. i.) : 1) Ökçe, topuk. 2) çadır eteği tutturmada kullanılan küçük ağaç parçaları. 3) çelik çomak oyunu.
pül ::: (f. i.) : köprü, (bkz. : cisr. kantara)
Pul :::
- Posta parası karşılığı mektuplara, damga resmine karşılık kâğıtlara yapıştırılan, basılı küçük kâğıt parçası
Örnek: Mektuplarına kendi pullarını yapıştırırlar, kendi memurlarıyla sevk ederlerdi. F. R. Atay - Bazı giysilerde süs olarak kullanılan parlak, incecik, genellikle metal levhacık
Örnek: Arkasında bir omzu tamamıyla açık, altın pul işlemeli bir akşam tuvaleti vardı. H. E. Adıvar - Tavla oyununda kullanılan, plastik, tahta vb.nden yapılmış yassı yuvarlak levhacık.
- Vida, cıvata vb. şeylerin boynuna geçirilen, ortası delik metal levhacık.
- Propaganda amacıyla kullanılan yazılı küçük kâğıt.
- Üzerinde bulunduğu organa yapışık, biçim ve yapıca çok basit yaprakların her biri.
- Balıkların, sürüngenlerin ve bazı kuşlarla memelilerin vücudunu kaplayan boynuzsu, sert levhacık
Örnek: Bir adamla minimini bir kız çocuğu elleri balık pulu içinde balık avlıyordu. S. F. Abasıyanık - Pula benzeyen, pulu andıran.
pul ::: para
pul ::: para
pil ::: (f. i.) 1) Ökçe, topuk. 2) çadır eteği tutturmada kullanılan küçük ağaç parçaları. 3) çelik çomak oyunu.
pül ::: (f. i.) köprü, (bkz. : cisr. kantara)
pul ::: para
PUL :::