Çağdaş Sözlük

bağ ~ باع

Redhouse Sözlüğü - bağ ~ باع maddesi. Sayfa: 328 - Sira: 32

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü bağ - باع ingilizce anlamı, باع - bağ osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte باع - bağ kelimesi nasıl geçiyor. bağ osmanlıca nasıl yazılır. bağ nedir, bağ ne demek arapca yazılışı.

باع means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language باع. باع attoman turkish I mean, باع What is the meaning of the word, what does it mean in turkish باع, Ottoman Turkish English Dictionary

باع ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ باع تعني باللغة الإنجليزية. باع ماذا يعني في اللغة العثمانية. باع ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية باع

باع چه کلمات انگلیسی چیست؟ باع به معنای انگلیسی. باع چه در زبان عثمانی بود. باع به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت باع

bağ ~ باع güncel sözlüklerde anlamı:

BAğ ::: f. Büyük bahçe. Bostan. * Üzüm asmaları bulunan yer. * Üzüm asması.

bâ' ::: (a. i. c. : ebvâ’) : 1) kulaç. 2) erişme, yetme. 3) kuvvet, kudret, beceriklilik. 4) şeref; kerem, vergili, verimli olma. Kasîr-ül-bâ' : 1) kısa boylu; 2) beceriksiz; 3) zavallı. Tavîl-ül-bâ' : 1) uzun kulaçlı; 2) gücü yeter; 3) eli açık; vergili, verimli.

bâ, be ::: (f. e.) : ile,... li. Cemâl-i bâkemâl : tam, mükemmel güzellik. Yârân-ı bâ-safâ : safâlı dostlar.

bâ-berât ::: berat ile.

bâ-emr-i âlî ::: sadrâzamın emri, fermanı ile.

bâ-haber ::: haberli, bilgili.

bâ-jurnal ::: zabıt varakası ile.

bâ-mazbata ::: mazbata ile.

bâ-posta ::: posta ile, posta ederek.

bâ-tahrîrat ::: tahrîrat ile, yazı ile.

bâ-tapu ::: tapu ile.

bâ-vekar ::: vakarlı, ağırbaşlı.

Bağ :::


  1. Bir şeyi başka bir şeye veya birçok şeyi topluca birbirine tutturmak için kullanılan ip, sicim, şerit, tel vb. düğümlenebilir nesne.

  2. Sargı.

  3. İlgi, ilişki, rabıta
    Örnek: Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür. Anayasa

  4. Kemikleri birbirine bağlamaya, iç organları yerinde tutmaya yarayan lif demeti.

  5. Bir halat üzerine atılan sağlam, düzgün ve istendiğinde kolayca çözülebilen her türlü düğüm.

  6. Nota yazarken yan yana gelen aynı veya farklı değerdeki notaların birbirine bağlanarak çalınacağını belirtmek için yapılan yay biçimindeki işaret.

  7. Üzüm kütüklerinin dikili bulunduğu toprak parçası
    Örnek: Üzümünü ye de bağını sorma. Atasözü

  8. Meyve bahçesi.

  9. Bağlam, deste, demet.

bâğ ::: bahçe , bağ

bâğ ::: ‬bahçe

bâğ ::: bağ

Bağ ::: Lifli dokudan oluşan bir adezyon (yapışma)

bağ ::: bent, demet, deste, ilgi, ilişki, rabıta, sargı, teneklik

BAĞ :::

f. Büyük bahçe. Bostan. * Üzüm asmaları bulunan yer. * Üzüm asması