Çağdaş Sözlük

nevh ~ نوح

Redhouse Sözlüğü - nevh ~ نوح maddesi. Sayfa: 2109 - Sira: 38

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü nevh - نوح ingilizce anlamı, نوح - nevh osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte نوح - nevh kelimesi nasıl geçiyor. nevh osmanlıca nasıl yazılır. nevh nedir, nevh ne demek arapca yazılışı.

نوح means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language نوح. نوح attoman turkish I mean, نوح What is the meaning of the word, what does it mean in turkish نوح, Ottoman Turkish English Dictionary

نوح ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ نوح تعني باللغة الإنجليزية. نوح ماذا يعني في اللغة العثمانية. نوح ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية نوح

نوح چه کلمات انگلیسی چیست؟ نوح به معنای انگلیسی. نوح چه در زبان عثمانی بود. نوح به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت نوح

nevh ~ نوح güncel sözlüklerde anlamı:

NEVH ::: Yükseltmek, yüceltmek. * Kuvvetli ve kavi olmak.

nevh ::: (a. i. nâiha'nın c.) : ağıt yakan, ağıt ağlıyan kadınlar, (bkz : envâh).

nevh ::: (a. i.) : 1) ölüye avaz avaz ağlama. 2) güvercinin nağme ile ötmesi.

Nuh ::: (a. h. i.) : Nûh Peygamber, Kur'an'daki kronolojik sıraya göre yirmibeş peygamberin baştan üçüncüsü. Sefîne-i Nûh (Nuh'un gemisi) : Hz. Nuh'un Tûfâ'n'dan korunmak üzere bütün canlılardan birer çift aldığı gemi; mee. her çeşit insanın bir araya geldiği toplantı yeri.

nevh ::: yükseltmek , yüceltmek , kuvvetli ve kavi olmak , ağıt etmek , bağırıp çağırarak sesle ağlamak

nevh ::: (a. i. nâiha'nın c.) ağıt yakan, ağıt ağlıyan kadınlar, (bkz : envâh).

nevh ::: (a. i.) 1) ölüye avaz avaz ağlama. 2) güvercinin nağme ile ötmesi.

Nuh ::: (a. h. i.) Nûh Peygamber, Kur'an'daki kronolojik sıraya göre yirmibeş peygamberin baştan üçüncüsü. Sefîne-i Nûh (Nuh'un gemisi) : Hz. Nuh'un Tûfâ'n'dan korunmak üzere bütün canlılardan birer çift aldığı gemi; mee. her çeşit insanın bir araya geldiği toplantı yeri.

NEVH :::

NEVH
\n
Yükseltmek, yüceltmek. * Kuvvetli ve kavi olmak
\n--------\n
NEVH{ (NEVHA)
\n
Ağıt etmek. * Bağırıp çağırarak sesle ağlamak