Çağdaş Sözlük

mucib ~ موجب

Redhouse Sözlüğü - mucib ~ موجب maddesi. Sayfa: 2024 - Sira: 24

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü mucib - موجب ingilizce anlamı, موجب - mucib osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte موجب - mucib kelimesi nasıl geçiyor. mucib osmanlıca nasıl yazılır. mucib nedir, mucib ne demek arapca yazılışı.

موجب means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language موجب. موجب attoman turkish I mean, موجب What is the meaning of the word, what does it mean in turkish موجب, Ottoman Turkish English Dictionary

موجب ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ موجب تعني باللغة الإنجليزية. موجب ماذا يعني في اللغة العثمانية. موجب ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية موجب

موجب چه کلمات انگلیسی چیست؟ موجب به معنای انگلیسی. موجب چه در زبان عثمانی بود. موجب به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت موجب

mucib ~ موجب güncel sözlüklerde anlamı:

MUCiB ::: (Mucibe) İcâb eden, lâzım gelen. * Bir şeyin peydâ olmasına vesile ve sebep olan. Gereken. Gerektiren, lâzım gelen.

MUCiB ::: (Cevab. dan) İcabet eden, uyan. Kendisinden istenilen iş ve suali cevaplandıran.

"); mûceb ::: (a. s. vücûb'dan) : 1) îcâbetmiş, lâzımgelmiş. 2) bir söz veya emrin îcâbettiği şey, netîce. 3) i. büyük bir memûrun, kendisine sunulan evrakı tasdîk için ettiği işaret, paraf.

mûceb-i akd ::: huk. akit sebebiyle lâzım olan şey. [bir aşçı istîcâr olunduğunda o aşçının yemek pişirmesi îcâr akdinin mûcebidir]

mûceb-i cinayet ::: huk. cinayetin hükmü demektir ki, üzerine terettübeden kısas, diyet, hükûmet-i adi gibi şeylerden ibarettir.

mucib ::: gereken, gerektiren.

mucib ::: hayrete düşüren.

mûcib ::: gerektiren , gereken

mucîb ::: isteyeni istediğine kavuşturan yaratıklarının isteklerine cevap veren Allah , (cevab , dan) icabet eden , uyan , kendisinden istenilen iş ve suali cevaplandıran

mucib ::: lazım gelen

mûcib ::: ‬gereken

mûcib ::: sebep

MUCÎB :::

(Cevab. dan) İcabet eden, uyan. Kendisinden istenilen iş ve suali cevaplandıran

MUCİB :::

(Mucibe) İcâb eden, lâzım gelen. * Bir şeyin peydâ olmasına vesile ve sebep olan. Gereken. Gerektiren, lâzım gelen