münezzeh ~ منزه
Redhouse Sözlüğü - münezzeh ~ منزه maddesi. Sayfa: 2000 - Sira: 23
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü münezzeh - منزه ingilizce anlamı, منزه - münezzeh osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte منزه - münezzeh kelimesi nasıl geçiyor. münezzeh osmanlıca nasıl yazılır. münezzeh nedir, münezzeh ne demek arapca yazılışı.
منزه means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language منزه. منزه attoman turkish I mean, منزه What is the meaning of the word, what does it mean in turkish منزه, Ottoman Turkish English Dictionary
منزه ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ منزه تعني باللغة الإنجليزية. منزه ماذا يعني في اللغة العثمانية. منزه ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية منزه
منزه چه کلمات انگلیسی چیست؟ منزه به معنای انگلیسی. منزه چه در زبان عثمانی بود. منزه به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت منزه
münezzeh ~ منزه güncel sözlüklerde anlamı:
MüNEZZEH ::: (Nezahet. den) Tenzih edilmiş, teberri edilmiş. * Pâk, kusur ve noksanlıklardan uzak. Hiç bir şeye muhtaç olmayan. Kötülükten, kusurdan ve noksanlık gibi şeylerden tenzih edilen.
münezzeh ::: (a. s. nezâhat'den) : tenzîh edilmiş, temiz, arı; uzak. (bkz. : tenzîh).
münezzeh ::: temiz, arınmış.
MüNEZZEH ::: Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Allahü teâlânın ilâhlıkta şerîki, ortağı yoktur. Mülkü hiç yok olmayan bir meliktir. Noksanlık olan her şeyden münezzehtir. Ayıblardan ve kudretsizlikten uzaktır. Mü'minleri sonsuz azabdan emîn kılmıştır. Her şey üzerine hâkim ve hâfızdır. Hükmünde gâlibdir. [İnsanlar bir şey yapmak isteyince, O da irâde ederse, isterse o şeyi yaratır. Hâlık (yaratıcı) yalnız O'dur. O'ndan başka kimse hiçbir şey yaratamaz. O'ndan başka kimseye hâlık (yaratıcı) denilemez. İnsanların dünyâda ve âhirette râhat ve huzûr içinde yaşamalarını, sonsuz saâdete kavuşmalarını sağlayan kurtuluş yolunu göstermiş ve bu yolda yaşamalarını emretmiştir. Azamet (büyüklük) ve kibriyâ (yücelik) ancak O'na mahsustur.] Allahü teâlâ müşriklerin (puta tapanların) şirklerinden (ortak koşmalarından) ve iftirâlarından münezzehtir. (Haşr sûresi: 23)
Allahü teâlâ vardır ve birdir. Ortağı ve benzeri yoktur. Mekândan münezzehtir. Kemâl (noksanlık bulunmayan) sıfatları vardır. (Kutbüddîn İznikî)
Münezzeh :::
- Temiz, arı.
- Uzak.
münezzeh ::: arınmış , temiz
münezzeh ::: (a. s. nezâhat'den) tenzîh edilmiş, temiz, arı; uzak. (bkz. : tenzîh).
münezzeh ::: arı, temiz, uzak
MÜNEZZEH :::