mukarreb ~ مقرب
Redhouse Sözlüğü - mukarreb ~ مقرب maddesi. Sayfa: 1943 - Sira: 3
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü mukarreb - مقرب ingilizce anlamı, مقرب - mukarreb osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte مقرب - mukarreb kelimesi nasıl geçiyor. mukarreb osmanlıca nasıl yazılır. mukarreb nedir, mukarreb ne demek arapca yazılışı.
مقرب means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language مقرب. مقرب attoman turkish I mean, مقرب What is the meaning of the word, what does it mean in turkish مقرب, Ottoman Turkish English Dictionary
مقرب ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ مقرب تعني باللغة الإنجليزية. مقرب ماذا يعني في اللغة العثمانية. مقرب ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية مقرب
مقرب چه کلمات انگلیسی چیست؟ مقرب به معنای انگلیسی. مقرب چه در زبان عثمانی بود. مقرب به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت مقرب
mukarreb ~ مقرب güncel sözlüklerde anlamı:
MUKARREB ::: (Kurb. dan) Yakınlaşmış. Yakınlaştırılmış. Yakın. * Büyük zât veya padişah gibi kimselere hizmette yaklaşmış olan.
mukarreb ::: (a. s. kurb'dan c. : mukarrebân, mukarrebîn) : takrîbedilmiş yaklaşmış, yakın. Melek-i mukarreb : Allah'a yakın, yaklaşmış olan melek.
mukarrib ::: (a. s. kurb'dan) : takrî-beden, yaklaştıran; yakınlaştıran.
mukarreb ::: yakın olan.
MUKARREB ::: 1. Cennette dereceleri en yüksek olan.
Îmânları ileride olanlar, Allahü teâlâya yaklaşmakta ileride olanlardır. Bunların hepsi mukarreblerdir. (Vâkıa sûresi: 10)
Üç çeşit fakir vardır.Birincisi, istemezler verince de almazlar. Bunlar İlliyyînde meleklerledir. İkincisi istemez, verilince alırlar. Bunlar Cennet'te mukarreblerledir. Üçüncüsü de ihtiyâcı olunca isterler. Bunlar sâdıklar olup, Eshâb-ı yemîn iledirler. (Bişr-i Hâfî)
2. Tasavvufta, nefslerinin sevgisinden kurtulmuş, kalbinde Allahü teâlâdan başka hiçbir şeyin sevgisi kalmayan, yalnız Allahü teâlâyı isteyen.
Ebrârın iyilik olarak yaptıkları, mukarrebler yanında günâh olur. (Hadîs-i şerîf-El-Hâmilü fil-Fülk)
Mukarrebler, Allahü teâlâ için olmayan her şeyden, yemekten, içmekten, yatmaktan, söylemekten sakınırlar. Bunlar, din için niyyet etmedikçe hareket etmezler. İbâdete kuvvet kazanmak niyyeti ile yerler. Her sözleri Allah içindir. (İmâm-ı Gazâlî)
mukarreb ::: yakın
mukarreb ::: yakın
mukarreb ::: (a. s. kurb'dan c. : mukarrebân, mukarrebîn) takrîbedilmiş yaklaşmış, yakın. Melek-i mukarreb : Allah'a yakın, yaklaşmış olan melek.
mukarrib ::: (a. s. kurb'dan) takrî-beden, yaklaştıran; yakınlaştıran.
MUKARREB :::