mağfiret ~ مغفرت
Redhouse Sözlüğü - mağfiret ~ مغفرت maddesi. Sayfa: 1923 - Sira: 13
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü mağfiret - مغفرت ingilizce anlamı, مغفرت - mağfiret osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte مغفرت - mağfiret kelimesi nasıl geçiyor. mağfiret osmanlıca nasıl yazılır. mağfiret nedir, mağfiret ne demek arapca yazılışı.
مغفرت means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language مغفرت. مغفرت attoman turkish I mean, مغفرت What is the meaning of the word, what does it mean in turkish مغفرت, Ottoman Turkish English Dictionary
مغفرت ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ مغفرت تعني باللغة الإنجليزية. مغفرت ماذا يعني في اللغة العثمانية. مغفرت ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية مغفرت
مغفرت چه کلمات انگلیسی چیست؟ مغفرت به معنای انگلیسی. مغفرت چه در زبان عثمانی بود. مغفرت به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت مغفرت
mağfiret ~ مغفرت güncel sözlüklerde anlamı:
mağfiret ::: Allahın affı.
MAğFiRET ::: Allahü teâlâ, âyet-i kerîmelerde meâlen buyuruyor ki:
Ey günâhı çok olan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümîdinizi kesmeyiniz. Allah, günahların hepsini affeder. O, sonsuz mağfiret ve nihâyetsiz merhâmet sâhibidir. (Zümer sûresi: 53)
Rabbinizden mağfiret istemeğe ve Cennet'e girmeğe koşunuz. Bunun için çalışınız! Cennet'in büyüklüğü, gökler ve yer küresi kadardır. Cennet, Allahü teâlâdan korkanlar için hazırlandı... (Âl-i İmrân sûresi: 133)
Allahü teâlâ buyurdu ki: "Ey âdemoğlu (insanoğlu)! Sen benden ümidli bulundukça, senden meydana gelen günâhları mağfiret ederim. Ey âdemoğlu! Senin günâhların gökyüzünü dolduracak dereceyi de bulsa, benden mağfiret dilersen seni bağışlarım. Ey âdemoğlu! Bütün yer dolusu günahlarla gelip de, bana hiçbir şerîk (ortak) koşmayarak huzûruma çıkarsan, ben seni bütün yer dolusu mağfiretle karşılarım. (Hadîs-i şerîf-Riyâzü's-Sâlihîn)
Müslüman kardeşini sevindirmek, Allahü teâlânın af ve mağfiretine sebeb olur. (Hadîs-i şerîf-Kitâb-ül-Metcer-ür-Râbih)
Allahü teâlânın af ve mağfireti o kadar büyüktür ki (çoktur ki), ben suçuma büyük demekten utanırım. (Sa'dî Şîrâzî)
Mağfiret :::
- Bağışlama.
mağfiret ::: affetme
mağfiret ::: yarlıgama
mağfiret ::: bağışlama