Muayyen ~ معين
Redhouse Sözlüğü - Muayyen ~ معين maddesi. Sayfa: 1917 - Sira: 33
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü Muayyen - معين ingilizce anlamı, معين - Muayyen osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte معين - Muayyen kelimesi nasıl geçiyor. Muayyen osmanlıca nasıl yazılır. Muayyen nedir, Muayyen ne demek arapca yazılışı.
معين means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language معين. معين attoman turkish I mean, معين What is the meaning of the word, what does it mean in turkish معين, Ottoman Turkish English Dictionary
معين ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ معين تعني باللغة الإنجليزية. معين ماذا يعني في اللغة العثمانية. معين ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية معين
معين چه کلمات انگلیسی چیست؟ معين به معنای انگلیسی. معين چه در زبان عثمانی بود. معين به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت معين
Muayyen ~ معين güncel sözlüklerde anlamı:
MUAYYEN ::: Görülmüş olan, kat'i olarak belli olan, belli, ölçülü, tayin ve tesbit olunmuş, karalaştırılmış.
maîn ::: (a. i.) : 1) saf, akar su. 2) geo. *eşkenar *dörtgen, fr. losange.
muayyen ::: (a. s. ayn'den) : 1) tâyin edilmiş, belli, belirli. 2) kararlaştırılan.
muîn ::: (a. s. avn'den) : 1) iane eden, yardımcı. 2) yardımcı.
muayyen ::: belli, ölçülü, tartılı.
Muayyen :::
- Belli, belirli
Örnek: Sizi muayyen bir kimseye benzetmek istiyorum. H. Taner - Belirlenmiş, kararlaştırılmış
Örnek: Yadırganan bir yığın eser, mimarinin sadece muayyen bir malzemeyi, muayyen bir gaye uğrunda kullanmaktan ibaret olmadığını gösterirler. A. H. Tanpınar
muîn ::: yardımcı
muayyen ::: belirli , belli , ölçülü
muayyen ::: belirli
Muayyen ::: Belirli; belli; saptanmış
maîn ::: (a. i.) 1) saf, akar su. 2) geo. *eşkenar *dörtgen, fr. losange.
muayyen ::: (a. s. ayn'den) 1) tâyin edilmiş, belli, belirli. 2) kararlaştırılan.
muîn ::: (a. s. avn'den) 1) iane eden, yardımcı. 2) yardımcı.
Muayyen ::: Belirli; belli; saptanmış
muayyen ::: belli
muayyen :::
MUAYYEN :::