Çağdaş Sözlük

muhalefet ~ مخالفت

Redhouse Sözlüğü - muhalefet ~ مخالفت maddesi. Sayfa: 1771 - Sira: 38

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü muhalefet - مخالفت ingilizce anlamı, مخالفت - muhalefet osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte مخالفت - muhalefet kelimesi nasıl geçiyor. muhalefet osmanlıca nasıl yazılır. muhalefet nedir, muhalefet ne demek arapca yazılışı.

مخالفت means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language مخالفت. مخالفت attoman turkish I mean, مخالفت What is the meaning of the word, what does it mean in turkish مخالفت, Ottoman Turkish English Dictionary

مخالفت ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ مخالفت تعني باللغة الإنجليزية. مخالفت ماذا يعني في اللغة العثمانية. مخالفت ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية مخالفت

مخالفت چه کلمات انگلیسی چیست؟ مخالفت به معنای انگلیسی. مخالفت چه در زبان عثمانی بود. مخالفت به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت مخالفت

muhalefet ~ مخالفت güncel sözlüklerde anlamı:

MUHALEFET ::: Kabulsüzlük. Karşı durma. Uyuşmazlık. Zıt gitmek. Zıddiyet. Muvafık olmamak.

muhalefet ::: (a. i. sül. : halefe'den) : uhaliflik, uygunsuzluk, aykırılık; düşmanlık, (bkz. : zıddıyyet).

muhâlefetün li-l-havâdis ::: mahlûkatın ('yaratıkların) hiçbirine benzememek sıfatı ve hâli. [Allah'ın sıfâtlanndandır]

muhâlefet ::: karşı gelme, ayrı düşünme, uymama.

MUHaLEFET ::: İrâde; nefsin arzularına muhâlefet edip, onu Allahü teâlânın emirlerine yöneltmek ve kendisi için Allahü teâlânın takdîr ettiğine râzı olmaktır. (Abdullah bin Muhammed Mürteiş)

Her ayrılışın başlangıcı muhâlefettir. Hocasına muhâlefet eden bir kimse, artık onun yolu üzerinde devâm edemez; aradaki ilgi ve berâberlik kesilir. Kalbi ile hocasına îtirâz eden (karşı gelen) kimse, sohbetinden ve ilminden istifâde edemez (faydalanamaz). O kimseye tövbe etmesi lâzım olur. (Ebû Ali Dekkâk)

Bir kimsenin münâzara ve muhâlefet yaptığını, sâdece kendi görüşünü beğendiğini, ısrarlı bir tutum içerisinde olduğunu görürsen, onun hüsrânının tamam olduğunu bil. (Bilâl bin Sa'd)

Muhalefet :::


  1. Bir tutuma, bir görüşe, bir davranışa karşı olma durumu, aykırılık.

  2. Karşı görüşte, tutumda olan kimseler topluluğu.

  3. Demokraside iktidarın dışında olan parti veya partiler.

muhâlefet ::: zıddına hareket etme , karşıt olma , aykırılık , karşı gelme , ayrı düşünme , uymama , karşı çıkma , karşı düşüncede olma , kabulsüzlük , karşı durma , uyuşmazlık , zıt gitmek , zıddiyet , muvafık olmamak

muhalefet ::: ‬karşı düşüncede olma

MUHALEFET :::

Kabulsüzlük. Karşı durma. Uyuşmazlık. Zıt gitmek. Zıddiyet. Muvafık olmamak