Çağdaş Sözlük

mütenezzih ~ متنضح

Redhouse Sözlüğü - mütenezzih ~ متنضح maddesi. Sayfa: 1731 - Sira: 31

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü mütenezzih - متنضح ingilizce anlamı, متنضح - mütenezzih osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte متنضح - mütenezzih kelimesi nasıl geçiyor. mütenezzih osmanlıca nasıl yazılır. mütenezzih nedir, mütenezzih ne demek arapca yazılışı.

متنضح means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language متنضح. متنضح attoman turkish I mean, متنضح What is the meaning of the word, what does it mean in turkish متنضح, Ottoman Turkish English Dictionary

متنضح ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ متنضح تعني باللغة الإنجليزية. متنضح ماذا يعني في اللغة العثمانية. متنضح ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية متنضح

متنضح چه کلمات انگلیسی چیست؟ متنضح به معنای انگلیسی. متنضح چه در زبان عثمانی بود. متنضح به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت متنضح

mütenezzih ~ متنضح güncel sözlüklerde anlamı:

MüTENEZZiH ::: Tenezzüh eden, gezip eğlenen. * Tenezzüh edip düşünen. * Nezih, temiz olan. (Sath-ı âlemde kurulan şu sergi-i İlâhîde teşhir edilen tezyinata, kemalâta, güzel manzaralara ve rububiyetin haşmetiyle uluhiyetin azametine bir müşahid, bir mütenezzih, bir mütehayyir, bir mütefekkir lâzımdır ki o güzellikleri görsün, o manzaralar arasında tenezzüh etsin; o harika nakışlara, zinetlere tefekkür ile hayran olsun. So a o sergiden Saniinin celâline, Mâlikinin iktidar ve kemalâtına intikal ile onun azametine secde-i hayret etsin. M.N.)

mütenezzih ::: (a. s. c. : mütenezzihât) : 1) tenezzüh eden, -gezintiye çıkan, gezip eğlenen. 2) temize çıkan aklanan.

mütenezzih ::: tenzih eden.

mütenezzih ::: tenezzüh eden

mütenezzih ::: (a. s. c. : mütenezzihât) 1) tenezzüh eden, -gezintiye çıkan, gezip eğlenen. 2) temize çıkan aklanan.

MÜTENEZZİH :::

Tenezzüh eden, gezip eğlenen. * Tenezzüh edip düşünen. * Nezih, temiz olan. (Sath-ı âlemde kurulan şu sergi-i İlâhîde teşhir edilen tezyinata, kemalâta, güzel manzaralara ve rububiyetin haşmetiyle uluhiyetin azametine bir müşahid, bir mütenezzih, bir mütehayyir, bir mütefekkir lâzımdır ki o güzellikleri görsün, o manzaralar arasında tenezzüh etsin; o harika nakışlara, zinetlere tefekkür ile hayran olsun. Sonra o sergiden Saniinin celâline, Mâlikinin iktidar ve kemalâtına intikal ile onun azametine secde-i