Çağdaş Sözlük

kafir ~ كافر

Redhouse Sözlüğü - kafir ~ كافر maddesi. Sayfa: 1517 - Sira: 13

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü kafir - كافر ingilizce anlamı, كافر - kafir osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte كافر - kafir kelimesi nasıl geçiyor. kafir osmanlıca nasıl yazılır. kafir nedir, kafir ne demek arapca yazılışı.

كافر means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language كافر. كافر attoman turkish I mean, كافر What is the meaning of the word, what does it mean in turkish كافر, Ottoman Turkish English Dictionary

كافر ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ كافر تعني باللغة الإنجليزية. كافر ماذا يعني في اللغة العثمانية. كافر ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية كافر

كافر چه کلمات انگلیسی چیست؟ كافر به معنای انگلیسی. كافر چه در زبان عثمانی بود. كافر به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت كافر

kafir ~ كافر güncel sözlüklerde anlamı:

KaFiR ::: Hakkı görmeyen ve örten. İyilik bilmeyen. Allah'ı inkâr eden. Dinsiz. İmanın esaslarına veya bunlardan birine inanmayan. Mülhid.(Arkadaş! İman, bütün eşya arasında hakiki bir uhuvveti, irtibatı, ittisali ve ittihad rabıtalarını te'sis eder.Küfür ise, bürudet gibi bütün eşyayı birbirinden ayrı gösterir ve birbirine ecnebi nazarıyla baktırır. Bunun içindir ki, mü'minin ruhunda adavet, kin, vahşet yoktur. En büyük bir düşmaniyle bir nevi kardeşliği vardır. Kâfirin ruhunda hırs, adavet olduğu gibi nefsini iltizam ve nefsine itimadı vardır. Bu sırra binaendir ki, dünya hayatında bazan galebe kâfirlerde olur. Ve keza kâfir, dünyada hasenatının mükâfatını (filcümle) görür. Mü'min ise, seyyiatının cezasını görür.Bunun için dünya kâfire Cennet (yani âhirete nisbeten), mü'mine Cehennemdir. (Yani saadet-i ebediyesine nisbeten). Yoksa dünyada dahi mü'min yüz derece ziyade mes'uttur, denilmiştir.Ve keza iman, insanı ebediyyete, Cennet'e lâyık bir cevhere kalbeder. Küfür ise ruhu, kalbi söndürür. Zulmetler içinde bırakır. Çünkü, iman, kabuğunun içerisindeki "lübb"ü gösterir. Küfür ise, lübb ile kabuğu tefrik etmez. Kabuğu aynen "lübb" bilir ve insanı cevherlik derecesinden kömür derecesine indirir. M.N.)

KAFiR ::: Hayvan tersi.

kâfir ::: (a. i. ve s. küfr ve küfrân'dan. c. : kâfirûn, kefere, küffâr) : 1) hakkı tanımıyan, bilmiyen. 2) Allah'ın varlığına ve birliğine inanmıyan. 3) küfreden, küfredici. 4) iyilik bilmiyen, nankör.

kâfir-i ni'met ::: nankör. 5) mec. zekî; becerikli, kurnaz; yaman; cana yakın, sevimli, [asıl mânâsı : "setreden, örten" dir]

kâfir ::: îmansız.

KaFiR ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyuruyor ki:

Kâfirler, Allahü teâlânın emirleri ile Peygamberlerin emirlerini birbirinden ayırmak istiyorlar. Bir kısmına inanırız, bir kısmına inanmayız diyorlar. Îmân ile küfür arasında bir yol açmak istiyorlar. Onların hepsi kâfirdir. Kâfirlerin hepsine Cehennem azâbını, çok acı azâbları hazırladık. (Nisâ sûresi: 150-151)

Kâfirleri yüzleri üzerine sürünerek Cehennem'e göndeririz. (Meryem sûresi: 86)

Din bilgilerinde, ibâdetlerde zamâna uyulmaz. Îmân (inanç) bilgileri, din bilgileri zamanla değişmez. Bunları değiştirmek, zamâna uydurmak isteyenler, Ehl-i sünnetten (Peygamber efendimiz ve arkadaşlarının yolunda olanlardan) ayrılır, kâfir veya sapık olurlar. Çünkü İslâmiyet'in kıyâmete kadar bozulmayacağını, doğru olarak kalacağını Allahü teâlâ vâdetmiştir. (Tahtâvî-Hamdullah Decvî)

Kafir :::


  1. Tanrı'nın varlığını ve birliğini inkâr eden kimse.

  2. Sevilen birine takılmak, sitem etmek için kullanılan bir seslenme sözü.

  3. Acımasız, zalim kimse.

  4. Genellikle Müslüman olmayanlara verilen ad
    Örnek: Kâfirin güçsüz noktaları, köprüleri, kaleleri öğreniliyordu. N. Araz

kâfir ::: Allah'ı inkar eden , iyilik bilmeyen

kafîr ::: hayvan tersi

KAFÎR :::

Hayvan tersi

KÂFİR :::

Hakkı görmeyen ve örten. İyilik bilmeyen. Allah'ı inkâr eden. Dinsiz. İmanın esaslarına veya bunlardan birine inanmayan. Mülhid.(Arkadaş! İman, bütün eşya arasında hakiki bir uhuvveti, irtibatı, ittisali ve ittihad rabıtalarını te'sis eder.Küfür ise, bürudet gibi bütün eşyayı birbirinden ayrı gösterir ve birbirine ecnebi nazarıyla baktırır. Bunun içindir ki, mü'minin ruhunda adavet, kin, vahşet yoktur. En büyük bir düşmaniyle bir nevi kardeşliği vardır. Kâfirin ruhunda hırs, adavet olduğu gibi nefsini ilti