kurban ~ قوربان
Redhouse Sözlüğü - kurban ~ قوربان maddesi. Sayfa: 1482 - Sira: 15
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü kurban - قوربان ingilizce anlamı, قوربان - kurban osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte قوربان - kurban kelimesi nasıl geçiyor. kurban osmanlıca nasıl yazılır. kurban nedir, kurban ne demek arapca yazılışı.
قوربان means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language قوربان. قوربان attoman turkish I mean, قوربان What is the meaning of the word, what does it mean in turkish قوربان, Ottoman Turkish English Dictionary
قوربان ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ قوربان تعني باللغة الإنجليزية. قوربان ماذا يعني في اللغة العثمانية. قوربان ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية قوربان
قوربان چه کلمات انگلیسی چیست؟ قوربان به معنای انگلیسی. قوربان چه در زبان عثمانی بود. قوربان به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت قوربان
kurban ~ قوربان güncel sözlüklerde anlamı:
KURBAN ::: Allah'ın rızasını kazanmağa sebep olan şey. * Etleri, fakirlere parasız olarak dağıtılmak niyetiyle farz, vâcib veya sünnet olarak kesilen koyun, keçi, deve, sığır.. gibi hayvan. * Bir maksad uğrunda feda olma. * Beylerin ve meliklerin yakınlarından olan kimse.
kurbân ::: (a. i.) : Allah'ın rızâsını kazanmağa vesile olan şey. 2) eti, fıkarâ-ya parasız olarak dağıtılmak niyetiyle farz, vâcib veya sünnet olarak kesilen (koyun, keçi, sığır, deva... gibi) hayvan. 3) bir gaye uğrunda feda olma.
KURBAN ::: Peygamber efendimize Kevser sûresi nâzil olup (inip); "O hâlde Rabbin için namaz kıl ve kurban kes" (Âyet: 2) buyrularak kurban kesmesi emrolundu. Peygamber efendimiz biri kendisi, biri de ümmeti için iki kurban keserler, kurban kesmeyi ve kurban kesenleri överlerdi. (İbn-i Âbidîn)
Kurbana verilen paranın sevâbı, yüz misli yâni pekçok parayı sadaka vermek sevâbından daha fazladır. (Ebû Bekr Ali)
Kurban keserken üç kere bayram tekbiri okunur. Sonra "Bismillahi Allahü ekber" diyerek deveden başka hayvanın boğazının her hangi bir yerinden kesilir. Bismillahi derken (H)'yi belli etmek lâzımdır. (İbn-i Âbidîn)
Kurban :::
- Dinin buyruğunu veya bir adağı yerine getirmek için kesilen hayvan
Örnek: Yarım okka et, onun elinde bir kurban kadar bereketli. Y. Z. Ortaç - İçtenliği belirten bir seslenme sözü.
- Bir ülkü uğrunda feda edilen veya kendini feda eden kimse.
- Bir kazada veya felakette ölen kimse
- Maddi ve manevi bakımdan felakete sürüklenmiş, insani değerlerini yitirmek zorunda kalmış veya bırakılmış kimse
- Müslümanlarda Kurban Bayramı.
- Doğaüstü güçleri, yüce varlıkları ve tanrıları hoşnut etmek, onlarla barışık olmak, onlara teşekkür etmek ve onlardan isteklerde bulunmak için kesilen hayvan, sunulan yiyecek, içecek.
kurban ::: Allah'ın rızasını kazanmağa sebep olan şey , etleri , fakirlere parasız olarak dağıtılmak niyetiyle farz , vacib veya sünnet olarak kesilen koyun , keçi , deve , sığır , gibi hayvan , bir maksad uğrunda feda olma , beylerin ve meliklerin yakınlarından olan kimse
kurbân ::: (a. i.) Allah'ın rızâsını kazanmağa vesile olan şey. 2) eti, fıkarâ-ya parasız olarak dağıtılmak niyetiyle farz, vâcib veya sünnet olarak kesilen (koyun, keçi, sığır, deva... gibi) hayvan. 3) bir gaye uğrunda feda olma.
KURBAN :::