fi'l ~ فعل
Redhouse Sözlüğü - fi'l ~ فعل maddesi. Sayfa: 1390 - Sira: 34
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü fi'l - فعل ingilizce anlamı, فعل - fi'l osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte فعل - fi'l kelimesi nasıl geçiyor. fi'l osmanlıca nasıl yazılır. fi'l nedir, fi'l ne demek arapca yazılışı.
فعل means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language فعل. فعل attoman turkish I mean, فعل What is the meaning of the word, what does it mean in turkish فعل, Ottoman Turkish English Dictionary
فعل ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ فعل تعني باللغة الإنجليزية. فعل ماذا يعني في اللغة العثمانية. فعل ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية فعل
فعل چه کلمات انگلیسی چیست؟ فعل به معنای انگلیسی. فعل چه در زبان عثمانی بود. فعل به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت فعل
fi'l ~ فعل güncel sözlüklerde anlamı:
faale ::: (a. i. fâil'in c.) : failler, yapanlar.
fi'l ::: (a. i. c. : ef'al, fiâl, c. c. : efâîl) : iş, kâr, amel; zamanla ilgili olup mânâya yol açan kelime, eylem.
fi'l-i basît ::: gr. basit fiil, tek kökten yapılan fiil. [olmak, gelmek; gitmek] gibi.
fi'l-i cevher? ::: gr. "imek" mastarından yapılan varlık fiili.
fi'l-i gayr-ı kıyâsı ::: gr. kaidesiz, kuralsız fiil. [yemek; içmek; oturmak] gibi.
fi'l-i hayr ::: iyi iş.
fi'l-i hikâye ::: gr. geçmiş zamanda olmuş, fakat konuşanın görmüş olduğu bir işi anlatan fiil [yazmış idi; okumuş idi] gibi.
fi'l-i iane ::: gr. yardımcı fiil [idi, imiş, ise] gibi;
fi'l-i iktidar! ::: gr. "bilmek" maddesiyle meydana gelen fiil [yazabildim; koşabildim] gibi.
fi'l-i iltizâmı ::: gr. emir sîçjasının sonuna : "-elim, -e sin, -e siniz" katılarak yapılan fiil, dileme kipi. [sevelim; çekesin; yeresiniz] gibi.
fi'l-i istimrarı ::: gr. sürerlik fiili, [gide durmak; baka kalmak] gibi.
fi'l-i kıyâsı ::: gr. kaideli, kurallı fiil [ateş'den : ateşlemek; iş'den : işlemek] gibi.
fi'l-i lâzım ::: gr. "-i hâli" almıyan fiil. [uyumak; gülmek] gibi.
fi'l-i ma'lûm ::: gr. faili, öznesi bilinen fiil, * etken fiil [yemek; içmek] gibi.
fi'l-mâzî ::: gr. bir işin geçmiş zamanda olduğunu bildiren sîga, kip.
fi'l-i mechûl ::: gr. faili, * öznesi bilinmiyen fiil, * edilgen fiil [yazılmak; açılmak] gibi.
fi'l-menfî ::: gr. kendisinde nefi edatı bulunan fiil, * olumsuz fiil.
fi'l-i mezmûm ::: gr. kötü iş, fena iş; zina ve livâta.
fi'l-i mukarebe ::: gr. "yazmak" maddesiyle meydana gelen fiil. [düşeyazdım] gibi.
fi'l-i mutavaat ::: gr. * dönüşlü fiil.
fi'l-i muzâri' ::: gr. hem hâle, hem istikbâle delâjet eden sıyga (kip) [gelirim; giderim] gibi.
fi'l-i mün'akis ::: tepke, fr. reflexite.
fi'l-i mürekkeb ::: gr. yardımcı bir fiille birleşerek tek kelime hükmüne giren fiil, * birleşik fiil [yazabilmek; koşabilmek] gibi.
fi'l-i müsbet ::: gr. kendisinde nefi edatı bulun-mıyan fiil, * olumlu fiil.
fi'l-i müşareket ::: gr. * işteşlik fiili, [koşuşmak; sevişmek] gibi.
fi'l-i müteaddî ::: gr. "-İ hâli" alan geçişli fiil, nesne tümleci alan fiil [yemek; içmek] gibi.
fi'l-i rivayet ::: gr. geçmiş zamanda olmuş, fakat konuşanın işitmiş olduğu bir işi anlatan fiil [koşmuş imiş; sevmiş imiş] gibi.
fi'l-i şartî ::: gr. bir şeyin vukuunu başka bir şeye şart kılmak için kullanılan sîga, kip ki, s morfemi ile yapı lir. [gelecekse; verecekse] gibi.
fi'l-i şenî ::: (kötü fiil) : ırza geçme, [mutlaka "ırza geçme" mânâsına gelmez],
fi'l-i şerr ::: fena, kötü iş.
fi'l-i ta'cîlî ::: gr. "vermek" maddesiyle meydana gelen fiil [yazıverdim; alıverdim] çjibi.
fi'l-i temennî ::: gr. dilek - şart kipi.
fi'l-i vücûbî ::: gr. emrihâzırın sonuna "meli" sözü katılarak meydana getirilen sîga, gereklik kipi [girmeliyim; sevmeliyim] gibi.
fiil ::: iş
fi'l ::: hareket , davranış
fi’l ::: hareket
fi’l ::: davranış
fi’l ::: eylem
fi’l ::: fiil
faale ::: (a. i. fâil'in c.) failler, yapanlar.