Çağdaş Sözlük

fısk ~ فسق

Redhouse Sözlüğü - fısk ~ فسق maddesi. Sayfa: 1384 - Sira: 33

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü fısk - فسق ingilizce anlamı, فسق - fısk osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte فسق - fısk kelimesi nasıl geçiyor. fısk osmanlıca nasıl yazılır. fısk nedir, fısk ne demek arapca yazılışı.

فسق means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language فسق. فسق attoman turkish I mean, فسق What is the meaning of the word, what does it mean in turkish فسق, Ottoman Turkish English Dictionary

فسق ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ فسق تعني باللغة الإنجليزية. فسق ماذا يعني في اللغة العثمانية. فسق ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية فسق

فسق چه کلمات انگلیسی چیست؟ فسق به معنای انگلیسی. فسق چه در زبان عثمانی بود. فسق به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت فسق

fısk ~ فسق güncel sözlüklerde anlamı:

FISK ::: Haddini tecavüz. Günah. Haktan ayrılmak. * Fık: Allah'ın emirlerini terk ve O'na isyan etmek ve doğru yoldan sapıp çıkmak. Böyle olanlara şeriat dilinde "fâsık" denir.(Fısk; haktan udul, ayrılmak; hadden tecavüz, hayat-ı ebediyeden çıkıp terketmektir. Fıskın menşei; kuvve-i akliye, kuvve-i gazabiye, kuvve-i şeheviye denilen üç kuvvetin ifrat ve tefritinden neş'et eder. Evet ifrat veya tefrit, delillere karşı bir isyandır. Yani sahife-i âlemde yaratılan delâil, uhud-u ilâhiyye hükmündedir. O delâile muhalefet eden, Cenab-ı Hak'la fıtraten yapmış olduğu ahdini bozmuş olur. Ve keza ifrat ve tefrit, hayat-ı nefsiye ve ruhiyenin maraz ve hastalığını intac eden esbabdandır. Buna, fıskın birinci sıfatı olan $ cümlesiyle işaret edilmiştir. Ve keza, ifrat ve tefrit, hayat-ı içtimaiyeye karşı isyan ateşini yakan iki âmildir. Evet, bu âmiller Hayat-ı içtimaiyeyi nizam ve intizam altına alan râbıtaları, kanunları keser atar. Evet şehvet veya gazab, haddini aşarsa, ırz ve namuslar pay-mal olur, masumlar mahvolur. Buna da, fıskın ikinci sıfatı olan $ cümlesiyle işaret edilmiştir. Ve keza, dünya nizamının bozulmasını intac edip fesad ve ihtilâle sebebiyet veren iki ihtilâlcidirler. Buna dahi fıskın üçüncü sıfatı olan $ cümlesiyle işaret edilmiştir. Evet fâsık olan kimsenin kuvve-i akliye ve fikriyesi i'tidali kaybedip safsatalara düşerse, itikadâta ait râbıtaları kesmekle, hayat-ı ebediyesini yırtar atar. Ve keza, kuvve-i gazabiyesi hadd-i vasatı tecavüz ederse, hayat-ı içtimaiyenin hem yüzünü, hem astarını yırtar, altüst eder. Ve keza, kuvve-i şeheviyesi haddi aşarsa, heva-i nefse tâbi olur, kalbinden şefkat-i cinsiye zâil olur, kendisi berbad olacağı gibi başkalarını da berbad edecektir. Bu itibarla, fâsıklar hem nev'inin zararına, hem arzın fesadına çalışmış olur. İ.İ.)(Şer'an fıskın üç mertebesi vardır: Birincisi, günahı çirkin addetmekle beraber ara sıra irtikâb etmek; İkincisi, üzerine düşerek inhimak ile yapmak; üçüncüsü, çirkinliğini inkâr ederek yapmaktır. Bu üçüncü tabaka küfür mertebesidir. Fâsık bu hâle gelmedikçe ehl-i sünnet mezhebinde mü'min namı kendisinden selbolunmaz. Binaenaleyh fâsık vasfı içinde kâfirler bulunabileceği gibi, imanını zayi etmemiş olanlar da bulunabilir. E.T.)

fısk ::: (a. i. c. : fusuk) : 1) hak yolundan veya hak yoldan çıkma, Allah'a karşı isyan etme. 2) sefahate dalma. 3) hainlik. 4) dinsizlik ahlâksızlık, (bkz. : fücur).

fısk ::: günah, haktan sapma.

FISK ::: Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:

Allahü teâlâ size îmânı sevdirdi, onu kalbinize yerleştirdi ve size; küfrü, fısk olan işleri ve isyânı çirkin gösterdi. (Hücurât sûresi: 7)

Bir müslümanın evlâdı ibâdet edince kazandığı sevâb kadar, babasına da verilir. Bir kimse, çocuğuna fısk, günâh öğretirse, bu çocuk ne kadar günâh işlerse, babasına da o kadar günâh yazılır. (Hadîs-i şerîf-İhyâ)

Her işte nefsin arzularına uymak, nefse tapınmak olur. Nefsine uyan, küfre veya bid'ate, dinden olmayan bir işin içine yâhut fıska düşer. (Muhammed Hâdimî)

fısk ::: günah , kötülük , sefihlik

fısk ::: ‬kötülük

fısk ::: sefihlik

fısk ::: dinsizlik

fısk ::: Tanrı’ya karşı isyan

fısk ::: (a. i. c. : fusuk) 1) hak yolundan veya hak yoldan çıkma, Allah'a karşı isyan etme. 2) sefahate dalma. 3) hainlik. 4) dinsizlik ahlâksızlık, (bkz. : fücur).

FISK :::

Haddini tecavüz. Günah. Haktan ayrılmak. * Fık: Allah'ın emirlerini terk ve O'na isyan etmek ve doğru yoldan sapıp çıkmak. Böyle olanlara şeriat dilinde "fâsık" denir.(Fısk; haktan udul, ayrılmak; hadden tecavüz, hayat-ı ebediyeden çıkıp terketmektir. Fıskın menşei; kuvve-i akliye, kuvve-i gazabiye, kuvve-i şeheviye denilen üç kuvvetin ifrat ve tefritinden neş'et eder. Evet ifrat veya tefrit, delillere karşı bir isyandır. Yani sahife-i âlemde yaratılan delâil, uhud-u ilâhiyye hükmündedir. O delâile muhalef