garamet ~ غرامت
Redhouse Sözlüğü - garamet ~ غرامت maddesi. Sayfa: 1339 - Sira: 31
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü garamet - غرامت ingilizce anlamı, غرامت - garamet osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte غرامت - garamet kelimesi nasıl geçiyor. garamet osmanlıca nasıl yazılır. garamet nedir, garamet ne demek arapca yazılışı.
غرامت means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language غرامت. غرامت attoman turkish I mean, غرامت What is the meaning of the word, what does it mean in turkish غرامت, Ottoman Turkish English Dictionary
غرامت ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ غرامت تعني باللغة الإنجليزية. غرامت ماذا يعني في اللغة العثمانية. غرامت ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية غرامت
غرامت چه کلمات انگلیسی چیست؟ غرامت به معنای انگلیسی. غرامت چه در زبان عثمانی بود. غرامت به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت غرامت
garamet ~ غرامت güncel sözlüklerde anlamı:
GARAMET ::: (C.: Garâmât) Diyet ve borç gibi şeyleri ödeme. Resim, vergi.
garâmet ::: (a. i. c. : garâmât) : 1) borç, diyet gibi şeyleri ödeme. 2) vergi, resim.
GARaMET ::: Müslümanların, hıristiyanlara ve yahûdîlere yapmakla yükümlü oldukları muâmele şekli, bizzat Resûlullah efendimizin, bütün müslümanlara hitâben yazdırdığı şu mektûbda açıkça bildirilmiştir. Mektûbun tercümesinin bir kısmı şöyledir:
Bu yazı, Abdullah oğlu Muhammed'in, bütün hıristiyanlara verdiği sözü bildirmek için yazılmıştır... Müslüman olmayan herkes, benim himâyem (korumam) altındadır. Hıristiyan manastırlarının (kiliselerinin) hiçbir tarafını yıkmayın. Bunların kiliselerinden mal alınıp, müslüman mescidleri için kullanılmasın. Ticâret yapmayan ve ancak ibâdet ile meşgûl olan kimselerden, her nerede olursa olsunlar, garâmet almayın... (Feridun Bey-Mecmûa-i Münşeât-üs-Salâtîn)
GARaMET ::: Müslümanların, hıristiyanlara ve yahûdîlere yapmakla yükümlü oldukları muâmele şekli, bizzat Resûlullah efendimizin, bütün müslümanlara hitâben yazdırdığı şu mektûbda açıkça bildirilmiştir. Mektûbun tercümesinin bir kısmı şöyledir:
Bu yazı, Abdullah oğlu Muhammed'in, bütün hıristiyanlara verdiği sözü bildirmek için yazılmıştır... Müslüman olmayan herkes, benim himâyem (korumam) altındadır. Hıristiyan manastırlarının (kiliselerinin) hiçbir tarafını yıkmayın. Bunların kiliselerinden mal alınıp, müslüman mescidleri için kullanılmasın. Ticâret yapmayan ve ancak ibâdet ile meşgûl olan kimselerden, her nerede olursa olsunlar, garâmet almayın... (Feridun Bey-Mecmûa-i Münşeât-üs-Salâtîn)
garamet ::: diyet ve borç gibi şeyleri ödeme , resim , vergi
garâmet ::: (a. i. c. : garâmât) 1) borç, diyet gibi şeyleri ödeme. 2) vergi, resim.
GARAMET :::