Çağdaş Sözlük

sugar ~ صغر

Redhouse Sözlüğü - sugar ~ صغر maddesi. Sayfa: 1177 - Sira: 25

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü sugar - صغر ingilizce anlamı, صغر - sugar osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte صغر - sugar kelimesi nasıl geçiyor. sugar osmanlıca nasıl yazılır. sugar nedir, sugar ne demek arapca yazılışı.

صغر means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language صغر. صغر attoman turkish I mean, صغر What is the meaning of the word, what does it mean in turkish صغر, Ottoman Turkish English Dictionary

صغر ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ صغر تعني باللغة الإنجليزية. صغر ماذا يعني في اللغة العثمانية. صغر ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية صغر

صغر چه کلمات انگلیسی چیست؟ صغر به معنای انگلیسی. صغر چه در زبان عثمانی بود. صغر به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت صغر

sugar ~ صغر güncel sözlüklerde anlamı:

sigar ::: (a. i.) : küçüklük, ufaklık. sigar-i cirm : cüsse küçüklüğü. sigar-î cürm : suç küçüklüğü. sigar-i sinn : yaş küçüklüğü, çocukluk, (bkz. : sabâvet).

Sugar :::


  1. i., f. şeker; tatlı söz, kompliman; (argo) şekerim; f. şeker katmak; tatlı sözlerle yumuşatmak veya hafifletmek; A.B.D. akça ağaçtan şeker çıkarmak; şekerlenmek. sugar beet şeker pancarı bot. Beta saccharifera. sugar bowl şekerlik, şeker kâsesi. sugar candy akide şekeri. sugar cane şekerkamışı, bot. Saccharum officinarum. sugar daddy A.B.D., (argo) arkadaşlık ettiği genç kıza hediyeler yağdıran yaşlı ve zengin adam. sugar diabetes tıb. diyabet, şeker hastalığı. sugar loaf kelle şekeri; konik tepe. sugarmaple, sugar tree özünden şeker çıkarılan isfendan akçaağaç, bot. Acer saccharum. sugaring off isfendan özünü kaynatarak bir cins pekmez yapma; bu işin yapılması için tertiplenen ziyafet. burnt sugar yakılmış şeker. castor sugar ing. tozşeker. lump sugar kesme şeker.

sığâr ::: küçüklük , küçükler

sığar ::: ‬küçüklük

sigar ::: (a. i.) küçüklük, ufaklık. sigar-i cirm : cüsse küçüklüğü. sigar-î cürm : suç küçüklüğü. sigar-i sinn : yaş küçüklüğü, çocukluk, (bkz. : sabâvet).