Çağdaş Sözlük

dara ~ داره

Redhouse Sözlüğü - dara ~ داره maddesi. Sayfa: 881 - Sira: 36

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü dara - داره ingilizce anlamı, داره - dara osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte داره - dara kelimesi nasıl geçiyor. dara osmanlıca nasıl yazılır. dara nedir, dara ne demek arapca yazılışı.

داره means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language داره. داره attoman turkish I mean, داره What is the meaning of the word, what does it mean in turkish داره, Ottoman Turkish English Dictionary

داره ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ داره تعني باللغة الإنجليزية. داره ماذا يعني في اللغة العثمانية. داره ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية داره

داره چه کلمات انگلیسی چیست؟ داره به معنای انگلیسی. داره چه در زبان عثمانی بود. داره به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت داره

dara ~ داره güncel sözlüklerde anlamı:

DARA ::: f. Eski Fars hükümdarlarından dokuzuncusu Keykubat'ın bir ismi. * Hükümdar. * Cenab-ı Hakk'ın bir ismi.

Dârâ ::: (f. i.) : 1) keyâniyân denilen eski Fars hükümdarlarından dokuzuncusu, Keyku-bad. 2) hükümdar. 3) Cenâbıhakk'ın bir adı.

dârâ-yi dâr ü gîr ::: savaş hükümdarı. 4) küp dibinde kalan tortu.

dâre ::: (f. i.) : 1) vazife. 2) dâire; değirmi. 3) ay ağılı.

Dara :::


  1. Kabıyla birlikte tartılan bir nesnenin kabının ağırlığı.

  2. Bu kabın ağırlığına karşılık olarak terazinin öbür kefesine konulan ağırlık, abra.

  3. İçinde yük taşınan aracın boş durumdaki ağırlığı.

  4. Bir malın net ve brüt ağırlıkları arasındaki fark.

dârâ ::: sahip , büyük hükümdar

dara ::: eski fars hükümdarlarından dokuzuncusu keykubat'ın bir ismi , hükümdar , cenab-ı hakk'ın bir ismi

dârâ ::: ‬sahip

dârâ ::: büyük hükümdar

dâre ::: (f. i.) 1) vazife. 2) dâire; değirmi. 3) ay ağılı.

DARA :::

f. Eski Fars hükümdarlarından dokuzuncusu Keykubat'ın bir ismi. * Hükümdar. * Cenab-ı Hakk'ın bir ismi