Çağdaş Sözlük

hayr ~ خير

Redhouse Sözlüğü - hayr ~ خير maddesi. Sayfa: 876 - Sira: 19

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü hayr - خير ingilizce anlamı, خير - hayr osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte خير - hayr kelimesi nasıl geçiyor. hayr osmanlıca nasıl yazılır. hayr nedir, hayr ne demek arapca yazılışı.

خير means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language خير. خير attoman turkish I mean, خير What is the meaning of the word, what does it mean in turkish خير, Ottoman Turkish English Dictionary

خير ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ خير تعني باللغة الإنجليزية. خير ماذا يعني في اللغة العثمانية. خير ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية خير

خير چه کلمات انگلیسی چیست؟ خير به معنای انگلیسی. خير چه در زبان عثمانی بود. خير به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت خير

hayr ~ خير güncel sözlüklerde anlamı:

HAYR ::: Meşru iş. Faydalı, nurlu ve sevablı amel. Halkın rağbet ettiği akıl, ilim. İbadet, adalet, ihsan, mal gibi nimet. (Bak: Hayrat)

HAYR ::: Sakınmak. * Büyük avlu.

hayr ::: (a. i.) : iyilik; iyi, faydalı iş; fayda.

havr-i mukayyed ::: ahi. birine göre hayırlı olduğu halde, diğerine göre zararlı olan şey.

hayr ::: (a. s.) : iyi, faydalı, hayırlı,yarar.

Hayr-ül-verâ ::: halkın, âlemin hayırlısı; Hz. Muhammed (Aleyhisselâm)

hayr-ül-beşer ::: "insanların hayırlısı" : Hz. Muhammed (Aleyhisselâm)

hayr-ül-enâm ::: varlıkların hayırlısı; Hz. Muhammed (Aleyhisselâm)

hayr-ül-halef ::: hayırlı oğul; halef. [Arapça'da, "babasından sonra kalan oğul" demektir].

hayyir ::: (a. s. c. : ahyâr) : 1) Her zaman iyilik eden. 2) çok hayırlı.

hayr ::: iyilik.

HAYR ::: Allahü teâlâ âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki:

Kim zerre miktârı bir hayır işlerse, onun mükâfâtını (karşılığını) görecek. Kim de zerre miktârı şer (bir kötülük) işlerse, onun cezâsını görecektir. (Zilzâl sûresi: 7-8)

Hayra yol gösteren (sebeb olan), o hayrı yapan gibidir. (Hadîs-i şerîf-Tirmizî)

Müslüman hayırlı olur. Hased (başkasını çekememezlik) edince hayr kalmaz. (Hadîs-i şerîf-Berîka)

Yumuşak davranmayan hayr yapmamış olur. (Hadîs-i şerîf-Müslim)

En hayırlınız, Kur'ân-ı kerîmi öğrenip öğreteninizdir. (Hadîs-i şerîf-Buhârî)

Ya hayr söyle, ya sükût et (sus). (Hadîs-i şerîf-Edeb-ül-Müfred)

İnsanların hayırlısı, insanlara faydalı olandır. (Hadîs-i şerîf-Künûz-ül-Hakâyık)

Müslümanların hayırlısı müslümanların elinden ve dilinden emin olduğu (zarar görmediği) kimsedir. (Hadîs-i şerîf-Müslim)

Malı, mevkîi (makâmı) hayır için istiyen ve hayır işlerinde kullanan; râhata, huzûra kavuşmuştur. Mal-mevkî gâye olmamalı, hayra vâsıta olmalıdır. (M. Hâdimî)

hâyır ::: iyilik , hayır

hayr ::: iyilik , faydalı , hayır

hayyir ::: çok iyilik eden

hayr ::: ‬iyilik

hayr ::: hayır

hayyir ::: (a. s. c. : ahyâr) 1) Her zaman iyilik eden. 2) çok hayırlı.

HAYR :::

Meşru iş. Faydalı, nurlu ve sevablı amel. Halkın rağbet ettiği akıl, ilim. İbadet, adalet, ihsan, mal gibi nimet. (Bak: Hayrat