çile ~ چله
Redhouse Sözlüğü - çile ~ چله maddesi. Sayfa: 729 - Sira: 24
1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü çile - چله ingilizce anlamı, چله - çile osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte چله - çile kelimesi nasıl geçiyor. çile osmanlıca nasıl yazılır. çile nedir, çile ne demek arapca yazılışı.
چله means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language چله. چله attoman turkish I mean, چله What is the meaning of the word, what does it mean in turkish چله, Ottoman Turkish English Dictionary
چله ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ چله تعني باللغة الإنجليزية. چله ماذا يعني في اللغة العثمانية. چله ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية چله
چله چه کلمات انگلیسی چیست؟ چله به معنای انگلیسی. چله چه در زبان عثمانی بود. چله به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت چله
çile ~ چله güncel sözlüklerde anlamı:
çiLE ::: f. Eziyet. Sıkıntı. * İplik. * Yay kirişi. * Tas: Dervişlerin kapalı bir yere çekilerek ibadetle geçirdikleri kırk gün.
çile ::: nefsi ıslah için bir yere kapanıp ibadet etmek.
çiLE ::: Hak teâlâ, hepimizi her an kendinin esiri olmak şerefine kavuştursun. Hakîkî kurtuluş O'na esîr olmak, tutulmaktır. Ondan başka bir şey düşünmemek, hâtıra bir şey getirmemek, büyüklerimizin yolunda, pek kolay hâsıl olmaktadır. Hatta bu yolun büyüklerinden bir kaçı kırk gün çile çekmiş, kırk gün sonra, hâtırlarına dünyâ düşünceleri gelmez olmuştur. (İmâm-ı Rabbânî)
Behâiyye, ne güzel götürücüdür!
Yolcuları gizlice yerine götürür.
Sözlerin tadı sâliklerin kalbinden
Halvette çile çekmek fikrini süpürür
(Molla Câmi)
Ahrâriyye büyükleri, zamanlarında bulunmayan, halvet yâni yalnız başına kalmak, kırk gün bir yere kapanıp çile çıkarmak yerine, insanlar arasında, kalbini Allah ile bulundurmak seâdetine kavuşmuşlardır. (İmâm-ı Rabbânî)
Câhil sûfiler, zikre, fikre sarılıp, farzları ve sünnetleri yapmakta gevşek davranıyorlar. Kırk gün çile çekmeyi ve riyâzetler yapmayı beğeniyor, Cum'a namazına ve cemâate gitmiyorlar. Halbuki bir farz namazı cemâat ile kılmak onların binlerle, kırk günlük çilelerinden daha faydalıdır. (İmâm-ı Rabbânî)
çiLE ::: Hak teâlâ, hepimizi her an kendinin esiri olmak şerefine kavuştursun. Hakîkî kurtuluş O'na esîr olmak, tutulmaktır. Ondan başka bir şey düşünmemek, hâtıra bir şey getirmemek, büyüklerimizin yolunda, pek kolay hâsıl olmaktadır. Hatta bu yolun büyüklerinden bir kaçı kırk gün çile çekmiş, kırk gün sonra, hâtırlarına dünyâ düşünceleri gelmez olmuştur. (İmâm-ı Rabbânî)
Behâiyye, ne güzel götürücüdür!
Yolcuları gizlice yerine götürür.
Sözlerin tadı sâliklerin kalbinden
Halvette çile çekmek fikrini süpürür
(Molla Câmi)
Ahrâriyye büyükleri, zamanlarında bulunmayan, halvet yâni yalnız başına kalmak, kırk gün bir yere kapanıp çile çıkarmak yerine, insanlar arasında, kalbini Allah ile bulundurmak seâdetine kavuşmuşlardır. (İmâm-ı Rabbânî)
Câhil sûfiler, zikre, fikre sarılıp, farzları ve sünnetleri yapmakta gevşek davranıyorlar. Kırk gün çile çekmeyi ve riyâzetler yapmayı beğeniyor, Cum'a namazına ve cemâate gitmiyorlar. Halbuki bir farz namazı cemâat ile kılmak onların binlerle, kırk günlük çilelerinden daha faydalıdır. (İmâm-ı Rabbânî)
Çile :::
- Zahmet, sıkıntı
Örnek: Dargınlık insanların bütün ömrünü dolduran bir çile, bir ezadır. R. H. Karay - Dervişlerin kırk gün süre ile kendilerine uyguladıkları zahmetli ve perhizli dönem.
- İpek, yün, pamuk vb. her türlü iplik demeti.
- Yay kirişi.
çile ::: sıkıntı , kırk günlük ibadet
çile ::: kırk günlük ibadet
çile ::: sıkıntı
çile ::: azap
çile ::: iplik demeti
çile ::: bela, dert, gam, kelep, sıkıntı, zahmet
ÇİLE :::