Çağdaş Sözlük

celse ~ جلسه

Redhouse Sözlüğü - celse ~ جلسه maddesi. Sayfa: 670 - Sira: 37

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü celse - جلسه ingilizce anlamı, جلسه - celse osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte جلسه - celse kelimesi nasıl geçiyor. celse osmanlıca nasıl yazılır. celse nedir, celse ne demek arapca yazılışı.

جلسه means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language جلسه. جلسه attoman turkish I mean, جلسه What is the meaning of the word, what does it mean in turkish جلسه, Ottoman Turkish English Dictionary

جلسه ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ جلسه تعني باللغة الإنجليزية. جلسه ماذا يعني في اللغة العثمانية. جلسه ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية جلسه

جلسه چه کلمات انگلیسی چیست؟ جلسه به معنای انگلیسی. جلسه چه در زبان عثمانی بود. جلسه به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت جلسه

celse ~ جلسه güncel sözlüklerde anlamı:

CELSE ::: Bir meclis veya mahkeme hey'etinin toplanmalarından tâtile kadar olan müzakere müddeti. * Bir def'a akd-i meclis etmek. Oturuş, bir def'a oturmak. * Fık: İki secde arasında bir def'a $ diyecek kadar oturmak.

celse ::: (a. i. c. : celesât) : oturma, oturum.

celse-i aleniyye ::: açık oturum.

celse-i hafife ::: ilişmek suretiyle oturuş, yine kalkmak üzere ilişme.

celse-i hafiyye ::: gizli oturum, [doğrusu "cilse" diri.

celse ::: oturum.

CELSE ::: Rükûda ve secdelerde ve kavmede (rükûdan kalkıp ayakta dururken) ve celsede beden tumânînet (hareketsizlik) bulduktan sonra biraz durmalıdır ki, Hanefî âlimlerinin çoğu buna vâcib demiştir. İmâm-ı Ebû Yûsuf ve İmâm-ı Şâfiî ve Mâlik ise farz demiştir. Bâzı Hanefî âlimleri de sünnet demişlerdir. Müslümanların çoğu bunu yapmıyor. Bu bir ameli yapana ve meydana çıkarana, Allah yolunda harb edip canını veren yüz şehid sevâbından çok sevap verilir. (İmâm-ı Rabbânî)

celse ::: oturum

celse ::: ‬oturum

Celse ::: Mahkemelerde bir muhakemenin, duruşmanın ve sair meclislerle heyetlerde müzakerelerin yapılması için, nisap dairesinde, azanın her toplantısı. Celselerin açılması ve kapanması ve inzıbatı mahkeme veya heyet reislerine aittir.(CMUK.378)

celse ::: iclas, oturum

CELSE :::

Bir meclis veya mahkeme hey'etinin toplanmalarından tâtile kadar olan müzakere müddeti. * Bir def'a akd-i meclis etmek. Oturuş, bir def'a oturmak. * Fık: İki secde arasında bir def'a $ diyecek kadar oturmak