Çağdaş Sözlük

tekaddüm ~ تقدم

Redhouse Sözlüğü - tekaddüm ~ تقدم maddesi. Sayfa: 576 - Sira: 10

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü tekaddüm - تقدم ingilizce anlamı, تقدم - tekaddüm osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte تقدم - tekaddüm kelimesi nasıl geçiyor. tekaddüm osmanlıca nasıl yazılır. tekaddüm nedir, tekaddüm ne demek arapca yazılışı.

تقدم means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language تقدم. تقدم attoman turkish I mean, تقدم What is the meaning of the word, what does it mean in turkish تقدم, Ottoman Turkish English Dictionary

تقدم ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ تقدم تعني باللغة الإنجليزية. تقدم ماذا يعني في اللغة العثمانية. تقدم ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية تقدم

تقدم چه کلمات انگلیسی چیست؟ تقدم به معنای انگلیسی. تقدم چه در زبان عثمانی بود. تقدم به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت تقدم

tekaddüm ~ تقدم güncel sözlüklerde anlamı:

TEKADDüM ::: Geçmiş bulunma. * Öne geçme. İlerleme. * Birine gelmesi muhtemel bir zararın def'i için evvelceden iş'ar ve tenbih eylemek. * Fık: Mürur-u zaman olmak. Zamanı geçmiş bulunmak.

takaddüm ::: (a. i. kıdem'den) : 1) önce gelme, önce davranma. 2) ileri geçme, ileride bulunma. 3) protokola göre öne geçme, daha yukarı oturma. Hakk-ı takaddüm : önde bulunma hakkı. Fazl-ı takaddüm : önde bulunma meziyeti.

takaddüm-i ahd ::: huk. [eskiden] bir hâdisenin vukuundan itibaren bir müddetin mürur etmesi ki bu, bâzı hususlarda dâvanın rüyetine, şahadetin istimâıma bir manî teşkîl eder, buna "takaddüm-i zaman" da denir, [meselâ : sirkatten, gayri meşru mukarenetten dolayı had icrası hususunda ta-kadüm-i zaman; şahadetin kabulüne mânidir. Bu müddetin miktarı hakkında muhtelif sözler vardır. Bunun en aşağı haddi altı ay veya bir ay, veya üç gündür. Bir kavle göre bunun takdir ve tâyîni ve-liyyülemre muhavveldir]

tekaddüm ::: öne geçme.

tekaddüm ::: öne geçme

takaddüm ::: öncelik , öne geçme , ileri geçme

takaddüm ::: ‬öncelik

takaddüm ::: öne geçme

TEKADDÜM :::

Geçmiş bulunma. * Öne geçme. İlerleme. * Birine gelmesi muhtemel bir zararın def'i için evvelceden iş'ar ve tenbih eylemek. * Fık: Mürur-u zaman olmak. Zamanı geçmiş bulunmak