Çağdaş Sözlük

bin ~ بن

Redhouse Sözlüğü - bin ~ بن maddesi. Sayfa: 386 - Sira: 23

1880 yılı, Redhouse Türkçe İngilizce sözlüğü bin - بن ingilizce anlamı, بن - bin osmanlıca ne demek. İngilizce osmanlıca sözlükte بن - bin kelimesi nasıl geçiyor. bin osmanlıca nasıl yazılır. bin nedir, bin ne demek arapca yazılışı.

بن means in Ottoman Turkish. What does that mean in the Ottoman language بن. بن attoman turkish I mean, بن What is the meaning of the word, what does it mean in turkish بن, Ottoman Turkish English Dictionary

بن ما هي الكلمات الإنجليزية تعني؟ بن تعني باللغة الإنجليزية. بن ماذا يعني في اللغة العثمانية. بن ماذا يعني التركي. العثماني قاموس اللغة الإنكليزية. قاموس اللغة الإنجليزية بن

بن چه کلمات انگلیسی چیست؟ بن به معنای انگلیسی. بن چه در زبان عثمانی بود. بن به چه معنی است ترکی. واژه نامه انگلیسی عثمانی. فارسی انگلیسی فرهنگ لغت بن

bin ~ بن güncel sözlüklerde anlamı:

BiN ::: f. Kelime sonuna ilâve ile "gören, görücü" mânalarına gelir. Meselâ:

"); ben ::: (f. i.) : 1) harman, ekin. 2) bağ. 3) çitlenbik.

bin ::: (a. i. c. : benî) : oğul. Bin Mehmed : Mehmed'in oğlu.

bîn ::: (a. i. c. : büyün) : bölge, mıntaka.

"); bün ::: (f. i.) : esas, kök, temel, dip; son.

bün-i hisar ::: kalenin dibi.

bünn ::: (a. i.) : 1) Yeınen'de yetişen kahve ve ağacı. 2) Arabistan'da kahve ağacının yapraklarından ve henüz olmamış meyvasından yapılan bir çeşit turşu ve salata.

bin ::: "e, de, ile" mânâsında ön ek.

bîn ::: "gören" mânâsında son ek.

bin ::: oğul, oğlu.

bin ::: oğul

bün ::: kök , dip , temel

bîn ::: "gören" manasında son ek , kelime sonuna ilave ile "gören , görücü" manalarına gelir , mesela:

bin ::: ‬oğul

bün ::: ‬kök

bün ::: dip

bün ::: temel

ben ::: (f. i.) 1) harman, ekin. 2) bağ. 3) çitlenbik.

bin ::: (a. i. c. : benî) oğul. Bin Mehmed : Mehmed'in oğlu.

bîn ::: (a. i. c. : büyün) bölge, mıntaka.

bünn ::: (a. i.) 1) Yeınen'de yetişen kahve ve ağacı. 2) Arabistan'da kahve ağacının yapraklarından ve henüz olmamış meyvasından yapılan bir çeşit turşu ve salata.

BÎN :::

f. Kelime sonuna ilâve ile "gören, görücü" mânalarına gelir. Meselâ:

Diğer Osmanlıca Sözlüklerde: